Bütün gürültü 9. sıra için miydi?
24 Haziran seçimlerinde her seçim döneminde olduğu gibi hemşeri dernekleri ortaya çıktı. Türkiye'nin dört bir yanından buraya gelip yurt edinenler Maşallah biz Kocaelililere pek alan bırakmıyor. Nüfus üstünlüklerini öne sürüp kendi...
24 Haziran seçimlerinde her seçim döneminde olduğu gibi hemşeri dernekleri ortaya çıktı.
Türkiye’nin dört bir yanından buraya gelip yurt edinenler
Maşallah biz Kocaelililere pek alan bırakmıyor.
Nüfus üstünlüklerini öne sürüp kendi hemşerileri tarafından temsil edilmek için ayaklanıyorlar.
Bunlardan biri de Kars, Ardahan, Iğdır Vakfı idi.
Kısa adı KAI olan vakıf, siyasi parti ayrımı gözetmeksizin listelerde seçilebilir yerlerde, onların deyimiyle “Temsilde Adalet” istediler.
Bu istekleri için sürekli bir araya geldiler.
Vakıfta memleket havası esiyordu adeta.
Konuştukça havaya girdiler, konuştukça bunun olabileceğine inandılar.
İlla üst sıralarda bir adayları olacaktı.
Eğer olmazsa Vakıf başkanı görevinden istifa etme restini bile çekti.
Vakıf başkanının kararlılığı ise olur olmaz kişilerde cesaret uyandırdı.
Çok kaliteli adayların yanı sıra, etiket yapmak için ortaya salınan adaylar da vardı.
Manzara bu olunca yeteri kadar ses getiremediler.
Aralarında bazı isimlere de yazık oldu gitti.
KAI Vakfı, ne AKP’de ne CHP’de ne de diğer partilerde hemşerilerine yer bulamadılar.
Tek tesellileri ise AKP’nin 9. Sıra adayı Ardahanlı Av. Ufuk Ekinci oldu.
Ortaya çıkan listelerden sonra ise vakıf başkanından istifa sesleri geldi.
Fakat;
Vakfa bağlı dernek başkanları ortak bir açıklama yayınlayarak başkanı istifadan vazgeçirdiler.
Açıklamada demişler ki;
“Siz bu milleti tek çatı altında topladınız. Siz bize göre başardınız. Bizler sizin istifanızı kabul etmiyoruz ve sizinleyiz. Ayrıca bu listeye il başkanları, eski belediye başkanları ve ilçe başkanları giremezken sizin mücadeleniz görmezlikten gelinmedi ve 9. Sıradan bir adaya yer verildi. Siz bu başarıyı sağlamışken istifa edemezsiniz” demişler.
Vakıf başkanı da yoğun baskı nedeniyle istifasını geri çekmiş.
Yani bütün gürültü işte bu kadar…!
Daha ne olsun ama değil mi?
Rize, Trabzon, Gümüşhane, Erzurum varken dokuzuncu sıra bile mucize.
Sanırım onlar da aynen bunu demek istedi…(!)
Herkes memnun olduğuna göre dağılabilirsiniz!
Bir dahakine inşallah…
Havaya girmeyin! Sadece boyunuzu görmek istedi
İktidar partisi AKP’nin açıklanan milletvekilleri listesiyle ilgili iki gündür farklı yorumlar yapılıyor.
Öyle ki, kime sorsanız ortaya çıkan tabloya bambaşka yönden bakıyor.
Hepsinin olabilirliği mümkün tahminler olduğunu düşünüyorum.
AKP’nin listesiyle ilgili benim yorumuma gelince;
İki farklı noktadan bakalım.
****
Birincisi; Kocaeli’de muazzam bir kemik yapı var.
Aynı parti içerisinde ekipleşmiş görünen güç odakları
İş Kocaeli’deki gücü elinde tutmaya gelince çok çabuk organize olabiliyorlar.
Yani kaprislerini, kıskançlıklarını, hedeflerini, rekabet duygularını, kısacası ihtiraslarını bir kenara atabiliyorlar.
Çünkü biliyorlar ki, biri giderse öbürünü de yanına katar.
Domino etkisi yaşanmaması için asgari müştereklerde buluşup, Kocaeli’de tek bir taşı dahi yerinden oynatmıyorlar.
Eğer bu dediğim olasılık doğruysa Cumhurbaşkanı Erdoğan fena kandırılıyor demektir.
Kocaeli’de o çok güvendiği isimlerin önceliğinin kendi çıkarları olduğunu bilmiyor veya kendisine bu gösterilmiyor demektir.
****
İkinci olasılık ise şu:
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı kimse bu saatten sonra kandıramaz.
Sütten ağzı yandı ve artık yoğurdu üfleyerek yiyor.
16 yıldır Erdoğan ismi ve karizmasıyla peri masalı gibi bir yaşam süren beyzadelere bedel ödetmek istiyor.
O yüzden de Türkiye’de Kocaeli başta olmak üzere güçlü görünen isimleri listeye alıp sahaya sürüyor.
Oy pusulasında kendilerine ne kadar oy toplayacaklar, görmek istiyor.
****
Hep diyorlar; Kocaeli’nin patronu Fikri Işık’tır diye.
İşte şimdi siyasetin patronlarının kendilerini Cumhurbaşkanına ispat etme zamanı gelmiştir.
Bence Erdoğan da bunu görmeyi çok istediği için Türkiye’de ki yıldız takımını milletvekili sıralarına yerleştirdi.
Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanması durumunda aralarından yardımcı ya da bakan olarak atayacakları yok mu, vardır mutlaka.
Ama bunun için önce milletvekilliğinden istifa etmek gerekiyor.
O zaman da istifa ettirildiğine değmesi gerekiyor.
****
Yani şöyle izah edeyim:
Diyelim ki Erdoğan başkan oldu.
Başkan yardımcılarını ve bakanları belirlerken sizce neye dikkat eder?
Partinin en zor en keskin virajı olan 24 Haziran seçimlerinde milletvekilleri listesinin kaç oy aldığına bakmaz mı?
Bakar elbette…
Şayet burada Erdoğan ismi açık ara önde çıktığı halde 7 olan milletvekilinden bir tane bile eksilirse Erdoğan bunu affeder mi?
Etmez, etmeyecektir de…
İşte bu yüzden AKP’nin listesini süsleyen 13 ismin kalan 30 günlük sürede uyumadan çalışması gerekecek.
****
Bu zamana kadar Erdoğan ismiyle saltanat sürenlerin, şimdi bedel ödeme vakti gelmiştir.
Biraz da onlar bu yükü taşısın da görelim.
Bakalım lider olmadan Kocaeli halkından ne kadar oy alacaklar, izleyelim.
Ben Erdoğan’ın aynı listeyle Kocaeli’de seçime girmesini böyle yorumluyorum.
Yoksa Fikri Işık’ın milletvekili olmak istemediğini herkes biliyor.
Ama bu, Işık’a verilen zorunlu görevden başka bir şey değildir.
Bunun üzerine hala yok Işık Büyükşehir belediye başkanı olacak, yok bu olacak demek oldukça saçma!
O işlere daha çok var.
Hem bu listeye baktığımızda öyle aman aman bir güçlü el göremiyorum.
Gerçekten güç tek bir elde olsaydı o listenin üst sıralarında ilk önce Şemsettin Ceyhan olurdu.
****
Sıralamanın 6’ya kadar olan kısmından benim anladığım bu!
Bakmayın siz 7. Sıraya Emine Zeybek’in yazıldığına.
Zeybek sevilen ve kamuoyunda karşılığı olan bir isim olduğu için tercih edilmiştir.
Yani o bile birileri çok istedi diye listeye alınmamıştır, hak ederek gelmiştir.
Aynı biçimde 8. Sıradaki Hakan Höbek de öyle.
Evet, Höbek Işık’a yakın biri ancak bunun yanında Gebze’de adama büyük bir saygı var.
İnsanlar vefa duyuyorlar Höbek’e.
Özel hastanesinde ücretsiz tedavi ettiği hastalar, eli boş gönderilmeyen garibanlardan bahsediyorlar.
Ben yakından tanımıyorum fakat Hakan Höbek’in genel bir kabul gördüğünü söyleyebilirim.
Bu da onun listeye girmesini doğal hale getiriyor.
****
Listenin içinde defolular yok mu, var tabi.
Son sıradaki şahıs için konuşulanları duysanız şaşarsınız.
Ama iddiadan öte geçmeyen söylemleri şimdilik buradan dillendirmek yanlış olur.
****
Toparlayacak olursak;
Bu liste Erdoğan’ın “ben sizi yeterinde taşıdım, hadi şimdi siz de beni taşıyın” listesidir.
Bu liste Erdoğan’ın “boyunuzun ölçüsünü görelim” listesidir.
“Sallana sallana vekil olmak kolay, zor olan kendi isminizle kaç kilosunuz, onu görelim” listesidir.
Seçim sonuçlarına baktığımızda Erdoğan’ın aldığı oylarla milletvekili listesinin aldığı oyları kıyaslamak yeterli gelecektir.
Birebir aynıysa, bu isimlere şapka çıkarmak gerekir.
Erdoğan’dan daha fazla oy alırlarsa, bir daha ağzımızı açmamak gerekir.
Ama Erdoğan’ın altında oy alırlarsa…
İşte bundan sonrasını biz değil, Erdoğan söyleyecek…!
***
demem o ki, listede kendine yer bulan ilk altı arkadaş fazla havaya girmesin.
Onların orada olması üstün özelliklerinden dolayı değil,
Erdoğan’a bedel ödeme zamanları geldiğindendir.