Aday Büyükakın’dan Başkan Büyükakın’a…
Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, dün basının üst düzey temsilcileriyle Kandıra'da bir araya geldi. Programın görülen amacı; Kerpe'de yer alan, daha çok belediye bürokratlarının kullanımındaki bungalov...
Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, dün basının üst düzey temsilcileriyle Kandıra’da bir araya geldi.
Programın görülen amacı; Kerpe’de yer alan, daha çok belediye bürokratlarının kullanımındaki bungalov evlerden oluşan kamp alanının gençlere ve sporculara tahsisinden sonra ortaya çıkan tabloyu yerinde görmekti.
Evet, Büyükakın farklı bir girişimle sınavlarda beş yüz tam puan alan gençlere, şimdiye kadar bürokratların tadını çıkarttığı tesisin kapılarını açtı.
Onların başarısını bu şekilde ödüllendirdi.
Gençlerin motivasyonlarına katkı sağladı.
Biz de gençler sayesinde belediyenin denize nazır tesislerinde bugüne kadar nasıl keyif çatıldığını yerinde görmüş olduk.
Tesis on numara…
Hele de böyle önemli bir amaca hizmet etmeye başlaması çok yerinde bir davranış oldu.
DİYALOĞU ÖNEMSİYORUZ
Başkan Büyükakın gençlerle ve ailelerle olan programın ardından gazetecilerle epey bir sohbet etti.
Büyükakın’ın halinden anladım ki aslında bizi orada toplamasının bir diğer sebebi, uzun süredir bir basın toplantısı yapmamış olması idi.
Davet edilen basın mensuplarının hangi kritere göre seçildiğini bilemiyorum.
Biz, davete icabet etmeyi kendimize vazife bilip gittik.
Oturduğumuz yerden eleştirmektense kimi şeyleri yerinde görmek, diyalog halinde olmak en iyisi.
Bunu eski başkan Karaosmanoğlu döneminde de yapmayı çok istedik.
Ancak burnu beş karış havada olan o güruhun ayakları bir türlü yere basmıyor, tek bir aykırı sese tahammül gösteremiyordu.
Dolayısıyla bizim objektifliğimiz de zaman zaman sekteye uğruyordu.
Böyle olunca insan ister istemez yaptıkları her işin altında bir çapanoğlu arıyor.
Önyargılarınız oluşuyor, olaylara kendi pencerenizden bakıyorsunuz, sürekli hatasını kolluyorsunuz.
Maşallah denizde kum, bunlarda hata olunca, malzeme sıkıntısı çekmiyorduk.
Dün, Büyükakın konuşurken işte bunlar geçti aklımdan.
ORTAYA KOYDUĞU VİZYONUN ARKASINDA DURUYOR
Yaklaşık iki saat boyunca sabırla kendisine yöneltilen sorulara cevap verdi.
Verdiği cevapların hepsinin altı doluydu. Kocaeli’nin her tarafına hakim biçimde rakamlarla konuşması, etki gücünü artıyordu.
Vizyon bakımından da son derece ilerideydi.
Tahir Bey, adayken ortaya koyduğu vizyonun arkasında duruyor ancak ne kadar başarı sağlayacak, onu zaman gösterecek.
Özellikle turizm konusunda hiç gaza gelmiyor.
Turizm kenti olabilmek için evvela bir master planının hazırlanması gerektiğinin altını çiziyor.
Öyle alelade tek bir proje yapıp, “hadi şimdi turist gelsin” demenin mantığı yok diyor.
Her detayı hesap ediyor, bunun komplike bir iş olması gerektiğini savunuyor.
Kentin dinamikleri olmadan adım atmamaya özen gösteriyor.
Geçmiş dönemlerde AKP tarafından adeta vebalı muamelesi gören Akademik Odalar Birliği ile sürekli temas halinde olduğunu söylüyor.
Yeni yapılacak olan çöp bertaraf tesisi ile ilgili Akademik Odalar Birliği’nden kapsamlı bir rapor istediğini ifade ediyor.
EKMEĞİ BİR LİRADAN YEDİREMEZSE VAY HALİNE…
Diğer yandan, halk ekmek konusunda şımarıklığa düşen fırıncılara üstü kapalı “hop” diyor.
Büyükakın, bundan önceki belediye meclisinde yetki aldığı halk ekmek konusunda, işi fırıncılara vererek, onların çıkarlarını korumayı hedefleyen bir modelden bahsetmişti.
Ve bundan böyle halk ekmeğin bir lira olacağından söz etmişti.
Proje ilçelere yayılacaktı ancak birdenbire ekmeğe büyük oranda zam geldi ve ekmek 1 lira 75 kuruş oldu.
Fırıncılar mırın kırın etmeye başladı.
İşte dünkü basın toplantısında bu konu gündeme geldi.
Büyükakın anında rest çekti ve şunu söyledi:
“Biz yapacağımız işlerde esnafın zarar görmesini istemiyoruz. Bu sebeple halk ekmeği fırıncılar yapsın fırıncılar satsın dedik. Belediye fırıncılık yapmasın istedik. Ama net bir şekilde söylüyorum.
Halk ekmek konusunda bizle yol yürümek isteyenle yol yürürüz. Bizle yol yürümek istemeyen olursa biz de kendi programımızı hazırlarız. Bu konuda biz tamamen vatandaştan yanayız”
Başkan Büyükakın’ın bu sözlerinden anlıyoruz ki, halk ekmek konusu daha çok su kaldıracak.
Şayet bu halk söz verildiği gibi ekmeği bir liradan yiyemezse, o zaman vay Tahir Büyükakın’ın haline…
Bu işin sonu ne olur, merakla bekliyorum.
KİMSEYE ÇÖKMEYECEKSİNİZ, İYİ GÜZEL DE…
Bir de Kocaelispor mevzusu var.
Başında Hüseyin Üzülmez gibi bir başkanla Kocaelispor ne kadar ayağa kalkar bilemiyorum ama;
Büyükakın’ın söylediği bir cümle oldukça dikkat çekiciydi.
“Herkesten katkı isteyeceğiz ama şu kadar ver kardeşim deyip, kimseye ÇÖKMEYECEĞİZ” dedi.
Ardından da ekledi.
“10 bin lira verecek bin kişi bulacağız. Ben dahil bin kişi arıyoruz ve bulacağız…”
***
Birbirini çürüten her iki cümleden ortaya çıkan anlam şu:
“Kocaelispor için yine bir sürü iş adamının kapısı çalınacak”
Meblağın belli seviyede tutulması ve kendisinin de 10 bin lira verecek olması “ÇÖKMEYECEĞİZ” kelimesini hafifletmiyor.
Çünkü yıllardır insanlar bıktı, usandı.
Defalarca kez başlatılan, “bir tuğla da sen koy” muhabbetlerinin muadilini duymak, yaşamak istemiyor hiç kimse.
Eğer çözüm bu olsaydı Kocaelispor;
Bu şehrin Valisi, belediye başkanları, milletvekilleri, iktidar ve muhalefet parti temsilcileri, önde gelen STK’ları aynı masada toplanıp başlattıkları yardım kampanyasıyla ayağa kalkardı.
Ama ne oldu, sonuç tam bir rezalet..!
Dolayısıyla Büyükakın’ın Kocaelispor’u kurtarma adımlarından biri olarak gösterdiği girişimini
defalarca denenmiş ve her defasında duvara toslamış bir formül olarak gördüğümü belirteyim.
Basiretsiz başkan Üzülmez’in daha parlak bir fikri olmayacağına göre eninde sonunda bu formül bir kez daha denenecektir.
İlgiyle takip edeceğim, bakalım on bin lira verecek kaç yiğit adam çıkacak?
BASININ BİRLİK OLMASINDAN MEMNUN
Gelelim Tüpraş konusuna…
Tahir Başkan TÜPRAŞ konusu gündeme gelir gelmez ilgili yerlerle temasa geçtiğini ve ilk andan beri TÜPRAŞ’ın bir yere gitmeyeceğini bildiğini söyledi.
“Nasıl yani” dedik…
“Biz kaç gündür boşuna mı taarruzdayız”
Büyükakın “her şerde bir hayır vardır” diyor.
“Bu olayda kent dinamikleri ve özellikle basın çok çabuk birlik oldu.
Bunu görmek beni mutlu etti” diyor.
Kentin menfaatlerinin ön planda tutulması adına her görüşteki yapıların ortak ses çıkarması onu memnun etmiş.
Tabi, çıkan ortak sesin de TÜPRAŞ’ın kararında etkili olduğunu yadsımıyor.
Hele bir kabul etmeseydi…
Bir daha bizi mumla arasa bulamazdı diyerek ironimizi yapalım.
KOORDİNATÖRLER ARADA KAYNADI
Sözün özü Başkan Büyükakın, seçildikten sonra ilk kez bu kadar geniş bir süre ayırarak basınla bir araya geldi.
Yöneltilen her soruya kıvırmadan cevap verdi.
Sadece büyükşehirde atadığı koordinatörler konusunda sorduğum soru giderayak karambole geldi, o kadar.
Aklım kalmadı değil, çalışmalarını takip edip yine sormaya devam edeceğim.
ASIL BOMBAYI BUGÜN PATLATTI
Dün yaşananların ardından Başkan Büyükakın, asıl bombayı bugün patlattı.
Gebze-Darıca Metrosu’nu Ulaştırma Bakanlığına devrettiklerini açıkladı.
Bu ne demek oluyor?
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin cebinden çıkacak olan para çıkmayıp cepte kalacak.
Hoş, belediyede o kadar para nerede…!
Bu da demek oluyordu ki, belediyeler tam takır kuru bakırken biz metro gelsin diye sağlam bir 15-20 yıl beklerdik.
Büyükakın da bu gerçeği biliyor.
ERDOĞAN İKİLETMEDİ
Öte yandan devasa yatırımlarda Kocaeli hep üvey evlat muamelesi görüyordu.
Ne varsa büyükşehir yapsın deniyordu.
Bu anlamda şeytanın bacağını kırmışa benziyoruz.
Kocaeli yıpranma payı en yüksek kent olduğu halde devletten yeterince destek alamayan kentlerin başında geliyor.
Bunun üzerine bir de vizyonsuz, ufku dar adamlar yönetici olunca Kocaeli bir türlü beklenen sıçramayı yapamıyordu.
Büyükakın’ın bugünkü metro müjdesi o manada önem arz ediyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Büyükakın’ın talebine hızlı biçimde yanıt vermesi, kent adına sevindirici.
Vatana millete hayırlı olsun.