Bizden çok şey bekliyorlar…!

Bir yılı daha geride bıraktık.

Bazen zorlu bazen zor ama keyifli, bazen çok heyecanlı, bazen mutlu bazen de kendimizi kötü hissettiğimiz günler ile 2018’i uğurluyoruz.

Hani bir söz vardır.

“Nasılsın” dediklerinde benim de arada sırada kullanmaktan keyif aldığım bir söz.

“Daha iyi günlerimiz oldu ama Allah bugünleri aratmasın” aynen bu sözdeki gibi hissediyorum.

Daha iyisi oldu mu, oldu. Daha iyisi olabilir miydi, evet olabilirdi.

Ama zaman ve şartlara göre bakıldığında biz gerçekten kendimizi iyi hissediyoruz.

***

Barış Gazetesi olarak 5. Yılımızda ve 2018 yılı içerisinde pek çok olayı bir arada yaşadık.

Hiçbir zaman umutsuz olmadık!

Dürüstlüğün, doğru yerden bakmanın mutlak bir karşılığı olacağına inanmaktan vazgeçmedik.

Yayın çizgimiz buradaki arkadaşlarımızın ve benim kişilik özelliklerimizle paralel yürüdü.

Normal yaşamda nasılsak öyle davranmaya ve yazmaya gayret ettik.

Yani her haber bizi yansıttı.

Belli fikir ayrılıklarında dahi orta yolu bulmayı bildik.

***

Baskılara boyun eğmedik gibilerinden klasik bir laf etmeyeceğim!

Kimse bize bir baskı uygulamadı-uygulayamadı.

En fazla hatır gönül üzerinden iyi niyetle ulaşmanın yolları arandı.

Kökleri bu şehirde olan bir insanın ulaşılmaz olmak gibi bir şansı olmadığını bilirsiniz.

İlla bir yerden bir kanal bulup hatır koyanlara ne kadar zor bir iş yaptığımız anlatmaya çalışmakla vakit geçirdik.

Onun dışında kendini bir şey sanan basın ayarcılarının ufak tefek girişimleri ise vız gelip tırıs gitti.

Zaten bir süre sonra kendisi de bizi hedefinden çıkardı.

Darısı diğerlerinin başına deyip, bu özel günü saçma yerlere götürmeyip, az biraz kendimizi şımartmaya devam edeyim.

***

Değerli okurlarımız;

Biz bu şehre bir nefes olduk.

Yayın hayatına kalite getirdik.

Kimseyi yaptığı işten veya tarzından dolayı eleştirmiyorum.

Sakın ha!

Aksine, bu sektörde kimsenin konumu ve kazancı gibi şeyler beni alakadar etmiyor.

Ne kimseye rakibiz, ne de kimseyi rakip görüyoruz.

Herkes kendi ekmeğini- nasibini yiyor.

Habercilik konusunda da bu aynı.

Başka yerlerde çıkan önemli bir haberden dolayı

Kendimi yediğim kahrettiğim hiç olmadı.

Bilakis, hemen özeleştiri yapmayı seçtim.

Biz bunu nasıl göremedik deyip kendimi gözden geçirdim ama saysanız şu beş yıllık süreçte yaptığımız yüzlerce özel haberin içinde anca birkaç tane haberde bu duyguyu yaşamışımdır.

Bu da çok doğaldır, sonuçta herkesin bir networku var.

Tabi ki herkes iyi haber yapmanın peşinde koşacak, aksi düşünülemez!

***

Diğer yandan…

Basın sektöründe internet gazeteciliğinin saygın hale gelmesinde öncü kurum olduk.

Basılı gazetelerin anlaşılmaz kaprisleri ve itirazları karşısında kendimizi kenara çekmedik.

Aksine mücadele ettik, yaptığımız işle bu arenada biz de varız dedik.

İşinize gelse de gelmese de dünya artık buraya gidiyor dedik.

Kağıttan kaplan olduklarını yaptığımız işle onlara gösterdik.

Peşimizden onlarca internet gazetesi yayın hayatına başladı.

Hepsinin varlığından son derece mutluyum.

Her biri bu mesleğin göbeğinden gelen arkadaşlar.

Elbette bildikleri işi yapmaları gerekirdi, yapanı örnek aldılar ve başarılı oldular.

***

Her birine ayrı ayrı başarı dileklerimi sunuyorum.

Benim kimseyle bir derdim de yok, işim de yok!

Biliyorsunuz, gazeteciler cemiyetine üye bile değilim.

Olmak gibi bir niyetim de asla olmayacak!

Ta ki gerçek bir özgürlükten bahsedene kadar…

Dolayısıyla bizim kulvarımız çok farklı.

Farkımızı sadece okuyucular değil, habere konu olanlar da çok net görüyor.

Bizi hiç sevmeyen, düşsek üstümüze basıp geçecek kadar nefret edenler dahi Barış Gazetesi’ni okumaktan vazgeçmiyor.

Çünkü okuyucu bir şey arıyor, farklı tat, farklı bakış istiyor.

Onu bulacağı ender adreslerden biriyiz biz.

***

2018 yılını geride bırakırken, geriye dönüp baktığımda gazete adına asla bir kayıp görmüyorum.

Sermayesi insan olan bu meslekte Barış Gazetesi ailesi olarak epey bir birikim yaptığımızı görüyorum.

Bunlar nedir? Bu gazeteye duyulan güvendir, ilgidir.

Herkesin “benim haberim bu gazetede çıksın” diye iletişime girdiği yerdir.

Ama seçiciyiz, önümüze atılan her maili, her haberi görmüyoruz.

Gördüklerimizi de şöyle bir tepeden süzüyoruz.

Hangi amaca hizmet etmiş, bizi kullanmaya çalışmış mı, algı yapıyor mu yapmıyor mu, hepsini okuyoruz.

Mahsurlu değilse yayına alıyoruz.

Veya orada bir detay atlanmışsa o kısmı öne çıkarıyoruz.

***

Biliyorum çok uzun uzun anlattım ama ne yapayım.

Barış Gazetesi’nin nasıl bir omurga üzerinde yürüdüğünü anlayın istedim.

2018’de tebdili mekanda ferahlık vardır diyerek oldukça geniş ve konforlu binamızda siz değerli okurlarımıza hizmet verdik, dostlarımızla güzel vakit geçirdik.

Yeni yılda bizleri neyin beklediğini bilemiyoruz.

Şartlar gitgide ağırlaşıyor.

İnsanlar bir kuruşun hesabını yapıyor.

Bizim tek gelirimiz olan reklamı, işveren fuzuli gider kalemi görmeye başlıyor.

Saatlerce bunun öyle olmadığını anlatmaya çalıştığımız zamanlar oluyor.

Bugünler de geçecek elbet. Güzel günler göreceğiz, güneşli günler…

***

Sonuca gelirsek…

Biz bu şehre lazımız, bütün basın yayın kuruluşları ayrı birer değerdir.

Hepsine tek tek başarı dolu yıllar diliyorum.

Umarım 2019 yılında, kentte oturacak yeni yönetimle beraber yeni anlayışlara ve güzelliklere kavuşuruz.

Buradan özellikle bizi ilgi odağı yaparak en tepeye taşıyan okuyucularımıza, bizim var olmamıza vesile olan reklam müşterilerimize ve tüm dostlarımıza sonsuz teşekkürler.

İyi ki varsınız, iyi ki var ettiniz.

Sağlıkla kalın, dostça kalın. İyi seneler…