İzmit Meclisi ve siyasetin iki ayrı yüzü!

İzmit Belediye Meclisi’ni takip etmek için bugün belediye binasına gittim. Binaya girmeden önce hemen sağ tarafta Başkan Hürriyet’in minibüsünü...

İzmit Belediye Meclisi’ni takip etmek için bugün belediye binasına gittim.

Binaya girmeden önce hemen sağ tarafta Başkan Hürriyet’in minibüsünü gördüm.

Denetim raporunun okunacağı bu toplantıda Başkan’ın olmasına sevindim.

Çünkü konular havada kalıyor kendisi olmadığında.

Birinci ağızdan iddiaları cevaplaması her zaman daha etkili oluyor.

Bugün İzmit Belediye Meclisi’nde tansiyon yüksekti.

Belediyenin denetim raporu görüşüldü.

Bir sürü konu vardı.

Doğrudan teminler, tamire harcanan para, belediyenin 1 milyarlık borcu, işçi alım sınırının aşılması gibi önemli meselelerden bahsediyorum.

Bunların üzerinden Nevruz ateşi gibi atlandı.

İşler tıkırında yürüdü.

Asıl tartışılması gereken konular bunlardı.

Çünkü burası İzmit Meclisi’ydi.

Ancak gündem dışı alınan sözler ortalığı karıştırdı.

***

AKP’li Meclis Üyesi Köksal Gümüş yersiz bir konuşma yaptı.

Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması sürecine değindi.

“Son günlerde CHP’nin iç çekişmelerinden kaynaklanan birtakım davalar gündemi meşgul ediyor.

Altını çizerek söylüyorum; bazı CHP’lilerin ihbarıyla başlayan yolsuzluk soruşturmaları devam ediyor. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nın usulsüz diploması, CHP kongresindeki rüşvet mekanizması, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ndeki yolsuzluk çarkı yargıda görülüyor” ifadeleriyle sözlerine başladı.

Bunun üzerine belediyeyle ilgili konularda gerilmeyen meclis bir anda karıştı.

CHP Grup Başkanvekili Mehmet Nazım Gençtürk aldı sazı eline.

Gençtürk bir konuya dahil olduysa hem Büyükşehir’de hem de İzmit Meclisi’nde kavga hararetleniyor demektir.

Çünkü başladığı zaman durmuyor.

Sanırım Gençtürk’te de öfke kontrolü sorunu var.

Acil şifalar dilerim.

henüz yaşı daha genç;

bu kadar sinir iyi değil.

***

Bugün tepki göstermesinde haklılık payı vardı ancak ölçü anlamında İzmit Meclisi ortalamasındaydı.

Yani İzmit Meclisi gerçekten ölçüsüz bir meclis.

Allah’tan iki tarafta da makul, soğukkanlı isimler var da olay bir şekilde tatlıya bağlanıyor.

Yoksa şahsen meclis üyelerinin birbirine bağırdığı kadar biriyle kavga etsem ve bana “Otur yerine lan” deseler çıkışta hoş olmayan şeyler yaşanabilir.

Ama çıkışta herkes sarmaş dolaş kucaklaşarak fotoğraf verebiliyor.

Ben elbette 'birbirlerine girsinler' demiyorum;

Demek istediğim içerdeyken daha ölçülü olsunlar.

AKP’den Hayrettin Ünlü de olayı gereksiz uzatanlar arasındaydı.

Mehmet Ümit Küçükkaya ise makul olarak başladığı konuşmalarını kısa tutmayı başaramadığı için finalde her şey çorba oluyor.

9 Nisan’da da faaliyet raporu görüşmeleri var.

Umuyorum biraz daha sakin olurlar ve tartışma kültüründen tüm üyeler nasibini alır.

Yarın da mecliste olacağım.

“Bana da bunu yazdın” diye yanıma kimse gelmezse sevinirim.

Görüşmek dileğiyle…

SON DAKİKA HABERLERİ

Sebahattin Aydın Diğer Yazıları