CHP İzmit’te gizli yapılanma!

Cumhuriyet Halk Partisi’nde kongre takvimi henüz açıklanmadı, epey süre var. Ama ona rağmen sanki yakın zaman sonra kongre olacakmış gibi hazırlıklar...

Cumhuriyet Halk Partisi’nde kongre takvimi henüz açıklanmadı, epey süre var.

Ama ona rağmen sanki yakın zaman sonra kongre olacakmış gibi hazırlıklar var.

Çeşitli ekipleşmeler var.

Yeni güç merkezleri var.

Yan yana gelmez dediğimiz isimlerin, “düşmanımın düşmanı dostumdur” diyerek sabah akşam bir araya gelmeleri var.

Eski milletvekillerinin kıpırdanmaları var.

Yeni milletvekillerinin ayrı telden çalmaları var.

Belediye Başkanlarının yaratmaya çalıştıkları dip dalgaları var.

Mevcut yönetime alttan alta sopa göstermeler var.

Özellikle İzmit merkezli yürütülen yapılanmaların, batı yakasına kadar yatırım yapmaları var.

Kim kiminle, nerede, ne yapmaya çalışıyor, neyi hedefliyor hepsini zaman içinde tek tek ele alacağız.

Ancak şimdilik şu kadarını söyleyeyim:

İzmit Belediyesi CHP Meclis Üyesi Mehmet Baştürk bahsettiğim yeni oluşumun başını çekiyor.

Kendi bölgesinde kendine göre bir güç olan Baştürk’ün Bekirpaşa’da bulunan ticarethanesi adeta CHP’nin üssü gibi kullanılıyor.

Gelen gidenin haddi hesabı yok!

Hurşit Hoca’dan tutun da Bekirpaşa bölgesinde CHP içerisinde siyasetin içerisinde olan hemen herkes İmamoğlulları A.Ş’de mübarek!

Tabi bu oluşumun CHP İzmit İlçenin şu anki yönetimine karşı hamleler yaptığını söylemeye gerek yok!

Fatma Kaplan Hürriyet’e olan yakınlaşması nedeniyle CHP İzmit İlçe Başkanı Gökhan Ercan’la ayrışan ekibin, onun yerine düşündükleri ismin mevcut yönetim içerisinden Gökhan Eryargı olduğu kulağıma geliyor.

Eryargı tek seçenek değil elbette. Merih Kuruçelik, İlkay Tuğralı, Cengiz Çakar gibi isimler de alternatifler arasında yer alıyor.

Bir de İzmit İlçe eski Başkanı Hakan Çakar var.

Son zamanlarda CHP’nin programlarında karşımıza çıkan eski İzmit İlçe Başkanı Çakar, yeniden aktif siyasete dönme çabalarında.

Hakan Çakar’ın şimdilik olası ihtimaller karşısında CHP il başkanlığı için kenarda tutulduğu, öte yandan İzmit ilçe başkanlığına geri dönme olasılığı da konuşuluyor.

Ama tabi bu ihtimal şu anlık zayıf bir ihtimal.

Hali hazırda il başkanlığını sürdüren Bülent Sarı’dan genel manada bir memnuniyetsizlik söz konusu değil.

Bülent Sarı’ya operasyon çekmek için geçerli bir sebep de yok.

Sarı, gerek üç milletvekiliyle gerek üç belediye başkanıyla, gerek kendi yönetimiyle, gerekse de ilçe başkanlarıyla ulu orta sorun yaşayan bir il başkanı modelinde değil.

Ancak CHP bu. Fazla uyum onlara rahatsızlık verir, hazımsızlık yapar.

Savaş baltaları gömülmez, o an için kenara alınır, ilk boşlukta yeniden ortaya çıkarılır.

CHP’de eskiye nazaran öyle kavga gürültü yok.

Türkiye’de elde edilen son yerel seçimin başarısından dolayı örgütlere bir sakinlik çökmüştü.

Fakat kongre takvimi yaklaştıkça CHP örgütlerinde kıpırdanmalar da başlıyor.

Şimdilik o kıpırdanmaların merkezi İzmit’in doğu bölgesinde yaşanıyor.

Yüzeysel olarak ele almış olduk.

Bunun Gebze’si, Darıca’sı, Derince’si, Körfez’i var daha…

Bülent Sarı’ya tavsiyem, ayağını sağlam bassın!

Herkesle iyi geçinmek, ortayı bulan il başkanı olmak için çok çabalıyor.

Amma velakin! Mutlak bir mutluluk CHP’de olacak iş değil!

--------------

NE İSTİFASI KARDEŞİM (!)

Geçen gün bir haber okudum.

Görmeyen, duymayan olabilir diye şuraya not düşeyim dedim.

Avusturalya Ulaştırma Bakanı Jo Haylen, öğle yemeği için resmi aracını kullanmış ve bu duruma halktan tepki yağmış.

Artık Avusturalya halkı ne şekilde tepki verdiyse;

Ulaştırma Bakanı anında görevinde istifa etmek zorunda kalmış.

Ona yukarıdan bir Allahın kulu “sen ne yapıyorsun ne istifası” dememiş!

İstifa ederken de;

"Hatalar yaptım, insan kusursuz olamaz. Halkı hayal kırıklığına uğrattım ve bunun için çok üzgünüm. Biz bir önceki hükümetten daha iyi olmak için seçildik. Özür dilerim" demiş.

Bizde değil Bakan, belediyede altına resmi araç verilen en alt kademedeki şefler, müdürler bile o aracı kendi malı gibi kullanıyor.

Kamu malını fütursuzca harcamayı kendine hak gören zihniyetten, elbette bu konuda adım beklemiyoruz.

Bu Türkiye’de artık uç bir hayal!

Ama bir ülkenin Diyanet İşleri Başkanı tutupta “Bir Audi’yi bana çok gördüler” deme cüretini de göstermesin!

Öğle yemeğine gitmek için makam aracını kullanan Avustralya’nın Ulaştırma Bakanının istifa etme erdemliliğini örnek almalarını ummuyoruz.

Hatta bizimkiler bu haberi duyunca adamla ne dalga geçmişlerdir kim bilir!

Bizim Ulaştırma Bakanımızın yengesinin, bakanlığın hizmetlerini hukuksal anlamda denetlediğini düşünürsek;

Avusturalya Ulaştırma Bakanının bir yemeğe gitmek için makam aracını kullandığının ortaya çıkmasından utanarak istifa etmesi bizim akıl sınırlarımızı hayli zorlar!

Biz böyle iyiyiz ya…

SON DAKİKA HABERLERİ

Aysun Özcan Diğer Yazıları