KOTO’da çatırtılar duydum

Bugün Kocaeli Ticaret Odası Meclisi’ni izlemeye gittim.

Genel olarak gündeme dair KOTO Başkanı Necmi Bulut’un değerlendirmeleri sonrası meclis biter.

Önceki dönemler gibi tartışma falan pek olmaz.

Bugün gündem dışı söz alan Yusuf Erenkaya’nın konuşması dikkatimi çekti.

İzmit için önemli konuları dile getirdi.

Erenkaya, 8 yılı aşkın süredir atıl bir şekilde kentin en işlek yerlerinde bomboş duran Carrefour ve Eski Real AVM alanlarını gündeme aldı.

“Real ve Carrefour alanı ne olacak hala belli değil. Lütfen bu konuda kamuoyu oluşturulması gerektiğine inanıyorum. 8 yıldır kapalı. Buralarda onlarca esnaf ve yüzlerce çalışan vardı. Bir kamuoyu oluşturulması gerekiyor” dedi.

Sonuna kadar haklı.

Kentin merkezinde onlarca kişiye istihdam sağlayacak alanlar terk edilmiş ucubelere döndü.

***

Bu alanların verimli bir şekilde kullanılması gerekiyor.

Belki yerel yönetimler ön ayak olur diyeceğim de bu da pek olası görünmüyor.

Ama bir çözüm de şart.

Erenkaya MİA ve Kocaeli Fuar alanıyla ilgili de eleştiriler yaptı.

Öte yandan uzun süredir KOTO yönetimini kimse eleştirmemişti.

Erenkaya daha önce Kocaeli Büyükşehir’in KOTO ile temaslarda olduğunu bir proje yapılacaksa görüş alınacağını söyledi.

Biraz sitem etti.

Burada KOTO Yönetiminin pasifliğine atıfta bulundu.

Uzun süredir Kocaeli Ticaret Odası’nda yönetime karşı böyle eleştiriler yapılmamıştı.

KOTO Meclisi’nde çatırdamalar başlamış gibi gördüm.

***

KOTO Başkanı Necmi Bulut’un cevabı da dikkatimi çekti.

Necmi Başkan, “Biz Büyükşehir dahil tüm belediyeler ve diğer kamu kurumları ile ilişkilerimiz var. Hiçbir kapıda reddedilemedik. Eğer bireysel sıkıntın varsa yanında dururuz ama genele yaymak doğru değil” dedi.

Necmi Başkan’ın cevabı bir üst perdedendi.

Anlaşılan o ki uzun süredir süt liman görülen KOTO’da görüş ayrılıkları keskinleşmiş.

İlerleyen zamanlarda KOTO Meclisi daha hareketli geçebilir.

GAZETECİLERE YARGI SOPASI

Ulusal ve yerel medyada gazetecilik faaliyeti giderek zorlaşıyor.

Çünkü gazeteciler, yaptıkları haberler nedeniyle peşi sıra gözaltına alınıyor, ifadeye çağırılıyor.

Gazetecilerin tepesinde bir yargı sopası sallanıp duruyor.

Bu yol doğru bir yol değil.

Gazeteciler işini yapıyor.

Keşke herkes işini yapsa.