Çocuk, çocukluğunu yaşasın…

İzmit Belediyesinin pek çok eksiğini, olumsuz yanlarını sayabiliriz.

Zaman zaman haberlerimizde de yer veriyoruz.

Ama bunun yanı sıra yaptıkları güzel projeleri de görmezden gelmeyiz.

Vatandaşa dokunan her iş şüphesiz çok kıymetli.

Belediyelerin görevi sadece temizlik, çöp toplamak, yol yapmak, asfalt dökmek değil!

Aynı zamanda halkın bütün katmanlarına dokunacak sosyal işler yapmaktır.

Günümüz koşullarında yapılan hizmetlere bakıldığında bu anlamda biraz da olsa hareketlilik var.

CHP, uzun yıllar sonra kazandığı kent ve ilçelerde kalıcı olmak adına ortak projeler geliştiriyor.

Bunların en başında hiç kuşkusuz Kent Lokantaları geliyor.

İzmit Belediyesi ise CHP’nin ortak proje adımı olan Kent Lokantalarını faaliyete geçirerek, halktan geçer not alıyor.

*

Kimileri Kent Lokantalarını eleştiriyor.

Eleştirmeye kalktığımızda bir sürü eksiklik bulabiliriz.

Ama bu durum vatandaşların günde bir öğün de olsa güvenli bir yerde 40 liraya karnını doyurduğu gerçeğini yok etmiyor.

Elbette bütün İzmit top yekün Kent Lokantasında yemek yemiyor!

Ancak ekonomik bir yerin var olduğunu bilmek bile halka sempatik geliyor.

Bir nevi belediyelerin sosyal tesisi gibi…

*

Bunun yanı sıra CHP’li belediyelerin en değerli projelerinden biri olan kreşler var.

Kreş konusu geçtiğimiz günlerde hayli gündeme gelmişti.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, kreşlerin Anaokulu hizmeti verdiği noktasında CHP’li belediyelere ikazda bulunmuştu.

Karara uymayan kreşlerin kapatmaya kadar gideceği ifade edilmişti.

CHP bu krizi çok iyi yönetti.

Tarikatlardan girdi cemaatlerden çıktı ve konuyu bambaşka noktaya kilitleyerek kreşlerin kapanmasının önüne geçti.

İyi de oldu…

İzmit Belediyesi maşallah kreş üstüne kreş açıyor.

Özellikle maddi durumu elverişli olmayan aileler bu kreşlerden istifade ediyor.

*

Bu ülkede yapılacak en güzel en anlamlı yatırım, çocuklara ve gençlere yapılan yatırımlardır.

CHP’li İzmit Belediyesi, açtığı kreşlerle gelecek nesillerin Atatürk’ün ilkeleri ışığında yetişmesinin ilk adımına değerli bir destek sunuyor.

Ve şimdi o yatırımlardan biri daha hayata geçti.

İzmit Belediyesi geçtiğimiz hafta sonu çocuklar için Oyuncak Müzesi açtı.

CHP Grup Başkan Vekili Gökhan Günaydın’ın katıldığı Oyuncak Müzesinin açılışı hayli renkli görüntülere sahne oldu.

*

İlk duyduğumda merak ettim, ne demek Oyuncak Müzesi?

Bunu kim akıl etti?

Kim ettiyse ne hoş bir düşünce dedim.

Biraz size Oyuncak Müzesinin geçmişinden söz edeyim.

Oyuncak Müzesi ilk olarak 2005 senesinde Şair/Yazar Sunay Akın ve Belgin Akın tarafından kurulmuş.

1700’lü yıllardan günümüze oyuncak tarihinin en gözde örneklerinin sergilendiği müze, tarihi bir köşke konumlandırılmış.

Sunay Akın bu müzeyi kurmak için 20 yıl boyunca 40’ı aşkın ülkedeki antikacılardan ve açık artırmalardan oyuncak satın almış.

Ve o müze sadece çocuklara değil, dede-baba ve çocuğun hep birlikte zaman tüneli yolculuğunda keyifli vakit geçirmelerini sağlamış.

Böylelikle Avrupa’da yaygın olan Oyuncak Müzesi boşluğu doldurulmuş ve dünyadaki örnekleriyle yarışır hale gelmiş.

Oldukça rağbet gören müzenin potansiyelini fark eden yerel yönetimler peşi sıra Oyuncak Müzeleri kurmuşlar.

İlk olarak 2011 senesinde Antalya Büyükşehir, ardından Gaziantep Büyükşehir onun da ardından İstanbul’un Ataşehir ve Kartal Belediyeleri ve de Samsun Canik Belediyesi oyuncak müzesi kurmuşlar.

*

Sunay Akın’ın ülkemize kazandırdığı değerli projeyi modelleyen belediyeler arasına İzmit de katıldı.

Açıkçası henüz müzeyi gezip görmediğim için içeriğiyle alakalı yorum yapamayacağım.

Ama insanın içini ısıtan projelerin var olduğunu bilmek güzel bir şey.

Bugün Sunay Akın’ın kurduğu Oyuncak Müzesine giriş ücreti 450 TL.

Zannediyorum belediyenin müzesi ücretsiz olacak, sorup soruşturmadığım için emin değilim.

*

Başında da dediğim gibi, bu memlekete yapılacak en büyük yatırım; çocuklara ve gençlere olan yatırımlardır.

Kreş ve Oyuncak Müzesi hayatla yeni tanışan çocuklarımıza yön vermek, onların düşünce gücüne destek olmak ve yeteneklerini keşfetmeleri açısından önemli araçlardır.

Her şeyin teknoloji olduğu bir ortamda “çocuk çocukluğunu da yaşasın” diye düşünenlerin emeklerine sağlık.