Anne Totti’nin, oğluna dediği gibi
AS Roma'nın sembolü, bayrak ismi Francesco Totti… 40 yıllık hayatının 23 yılını Roma’ya adayan, Dünya futbolunda ismi ansiklopedilere yazılan bir futbolcu...
AS Roma'nın sembolü, bayrak ismi Francesco Totti…
40 yıllık hayatının 23 yılını Roma’ya adayan, Dünya futbolunda ismi
ansiklopedilere yazılan bir futbolcu Totti.
2017 yılında müthiş görkemli bir törenle futbolu bırakmıştı.
Para hırsının zirve yaptığı bu dünyada Totti, çok daha büyük
rakamlar teklif edilmesine rağmen bunların hepsini reddetmiş,
Roma’sından ayrılmamıştı.
Kendisinin futbola ve çok sevdiği Roma’ya vedasında okuduğu
mektupta Totti, bu bağlılığın, sadakatin şifresini açıklamıştı.
Totti mektubunda, 13 yaşındayken kendisini Milano’dan
istediklerini, annesi Fiorella Totti’nin ellerini kaldırıp, ‘Hayır
hayır’ diyerek onları reddettiğini, sonra kendisine dönüp,
‘Hayattaki en önemli şey, evindir. Evin ailendir, aile her şeydir.
Roma bizim evimiz’ dediğini söylüyor.
Totti, bugünden sonra Roma’dan başka bir şeyi düşünmüyor ve sembolü
olmaya karar veriyor.
Ve Totti, Roma’da oynuyor olmasını futbolculuk olarak görmeyip,
memleket borcu gibi hissediyor.
Roma’yı da bir futbol takımı olarak değil, ‘Roma bana göre
dünyadır, bu kulüp, bu şehir benim her zaman hayatım olmuştur’
diyerek aslında meselenin sadece bir futbol müsabakası olmadığını
gösteriyor.
Aslında Romalı anne Fiorella, şehrine aşık olan ve şehrinin
takımına sadakatle bağlı olanların bu dünyaya anlatmak
istediklerini tek bir cümleyle özetlemiştir.
Totti için Roma neyse, Sefa Narin için Kocaelispor o değil mi ?
Bu takımın en kötü günlerinde, en zor günlerinde kendilerine daha
iyi imkanlar sunan kulüplere gitmeyen o çocukların hepsi için öyle
değil mi ?
Bu formayı terleten bu şehrin evlatları, aile, ev kavramının
fazlasıyla farkında olduklarının ve burasının her şey olduğunu
fazlasıyla ispat etmişlerdi.
Romalılar için Roma nasıl bir futbol takımı değilse, Kocaelispor’da
Kocaelispor taraftarı için öyle değil mi ?
Kilometrelerce yolu, aç, susuz, parasız, çoluk çocuğunu bırakıp,
hatta kimisi okul- iş hayatını riske atarak yollara düşen bu kadar
adam sizce futbol topu ve futbol izlemek için mi gidiyor onca yolu
? Böyle mi düşünüyorsunuz yoksa ?
Eğer düşünceniz bu yöndeyse yanılıyorsunuz.
Onlar evlerinin, şehirlerinin, memleketlerinin, gerçek aileleri
olduğunu bilen ve ailenin her şey olduğunu bilip değerlerine sahip
çıkan insan toplulukları.
Pazar günü Kocaelispor’un rakibi Esenler Erok olacak.
Erok takımının kadrosunda yakından tanıdığımız isimler var,
bunların başında Sefa Narin geliyor.
Sefa Narin de tıpkı yukarıda saydıklarım gibi.
Tabi bizim çocuklar Totti gibi Roma’da futbolu bırakamadılar.
Çünkü onun kadar zengin ve baş üstünde tutulmadılar.
Eğer öyle olsaydı bugün hala bu takımın parçası olmaya devam
ederlerdi.
Gönderilmeselerdi, bence gitmezlerdi.
Amatöre düşen takımın formasını giyen, amatörde bile bırakıp
gitmeyen Sefa Narin ilk kez bir lig maçında Kocaelispor’a rakip
olacak.
Sefa Narin bir isimdir, Mesut da olurdu bu, Kemal de, Hamza da,
Murat Soner de…
Bunca fedakarlığı yapan ve bu kulübü sırtında taşıyan, bırakıp
gitmeyen herkesi temsil edecek.
Bir plaket, bir çiçek, bir jest…
Artık adı ne olursa.