CHP’li Başkanın DEM’liler kadar aklı yokmuş!
Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in PKK ile telefonda defalarca görüştüğünün tespit edildiği iddiasıyla tutuklanması, vatandaşları ikiye böldü. Bir kesim...
Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in PKK ile telefonda defalarca görüştüğünün tespit edildiği iddiasıyla tutuklanması, vatandaşları ikiye böldü.
Bir kesim kumpas diyor, bir kesim başkanın hain olduğuna inanıyor.
Bu da toplumun yargı ve kurumlara olan güvensizliğinin bir göstergesi.
Suçlunun suçlu olduğuna da suçsuzun suçsuzluğuna da toplumun tamamını inandırmak bir hayli güç artık!
Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in PKK’lılar ile telefonda defalarca görüştüğüne dair suçlamalarla tutuklanması sonrası CHP ayağa kalktı.
Belediye başkanı bir anda paket yapılıp tutuklandı, yerine ise vali yardımcısı kayyım atandı.
CHP’liler, bugün Esenyurt Belediyesinin etrafında toplandı.
Normalde Antalya’da milletvekili kampı yapılacaktı fakat beklenmedik gelişme karşısında bütün milletvekilleri Esenyurt’a çağrıldı.
CHP, Ahmet Özer’e yapılanın bir kumpas olduğunu iddia ediyor, suçlamaların gerçeği yansıtmadığını ifade ediyor.
Vatandaş ise şaşkın!
*
Kısa bir süre önce Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, PKK’ya silah bırakma çağrısı yapması için bebek katili Abdullah Öcalan’ın TBMM’ye girebileceğini,
Hatta umut hakkından yararlanıp serbest kalabileceğini ve DEM Parti sıralarında oturabileceğine dair bir çağrıda bulunmuşken;
Yani terör örgütü liderini TBMM çatısı altına davet ederken;
O örgütten birileriyle telefonda görüştüğü iddiasıyla bir ilçe belediye başkanını tutuklamak tam bir akıl tutulması, hedef saptırmadır.
Üstelik Ahmet Özer çok değil daha 7-8 ay önce savcılıktan temiz adli sicil belgesi alarak aday olmuşken…
*
Hatırlarsanız, Bahçeli’nin Öcalan çıkışına AKP kanadından, CHP kanadından, DEM Parti kanadından ve de HÜDA-PAR’dan da destek gelmişti.
Kamuoyu bu çağrıyı konuşurken ne olduysa oldu ve bir anda rüzgar terse döndü.
Esenyurt Belediye Başkanı’nın PKK’lılar ile telefon görüşmeleri yaptığı iddiasıyla tutuklanması, gündemi bir anda değiştirdi.
Şimdi Devlet Bahçeli terör örgütü liderine meclis çatısı altından bu kadar açık çağrı yaparken,
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un bu çağrıya karşı Öcalan’ın fikrinin alınması için DEM Parti Milletvekili Ömer Öcalan’ın İmralı’da Apo ile görüşmesine izin verilirken sorun yok;
Fakat Esenyurt Belediye Başkanının görüşmesinde sorun var, öyle mi?
Doğru tektir!
Terörle mücadele vardır, müzakere yoktur!
“Devlet aklı” diyerek teröristlere çözüm süreci adı altında çadır mahkemelerini kuranların sergilediği tiyatronun nasıl fiyaskoyla sonuçlandığı ortadayken
Hangi müzakereden bahsediliyor?
Bana göre Ahmet Özer’in tutuklanması aynı zamanda siyasi yasak davası devam eden ve cumhur ittifakı iktidarının tehlike olarak gördüğü Ekrem İmamoğlu’na açık bir mesajdır.
Bu durumda CHP ne yapmalı, sarı öküzü vermemeli.
Hakikaten de Ahmet Özer açık, aleni bir şekilde kamunun imkanlarını terör örgütü lehine kullanıyorsa;
Yardım ve yataklık ediyorsa bunların hepsinin delilleriyle ortaya konulması gerekiyor.
*
“PKK ile telefon görüşmeleri var”, diyerek muğlak ifadelerle yapılan operasyona herkesin inanmasını bekleyemezsiniz!
Gelinen noktada toplumun tüm kesimi buna inanmayıp zaten gereken refleksi gösterdi.
Her konuda olduğu gibi bu konuda da ikiye bölündü.
Halkın bir kısmı Bahçeli’nin Öcalan çıkışına gelen tepkileri unutturmak için böyle bir konunun gündeme getirildiğini düşünüyor.
Bir kısmı ise Esenyurt Belediye Başkanı’nın hain olduğuna inanıyor.
Bu tutuklamanın ve kayyım atanmasının kumpas olduğunu düşünenler arasında ilginç yorumlar var.
Kimileri PKK’nın siyasi kanadı olarak görülen DEM Partili vekillerin bile PKK ile görüşme yaptığına dair telefon kayıtları ortaya çıkmazken
CHP’li bir belediye başkanının PKK ile telefonda görüştüğüne inanmıyor.
Tıpkı bir gıda zincirinde domuz eti çıktığına dair Bakanlık tespitine güven duymayıp, bu zincire daha çok sahip çıkıldığı gibi…
Devletin kurumlarına ve yargıya vatandaşların önemli bir kısmının güven eksikliği bulunuyor.
Az önce verdiğim örnekteki gibi…
PKK uzantısı olarak bilinen DEM Parti’den bir Allahın kulu PKK ile irtibat kurmazken;
Esenyurt Belediye Başkanı (aptal olması lazım) maşallah telefonda PKK ile baya muhabbet ediyor.
Bunu aklınız alıyor mu?
*
Eğer Esenyurt Belediye Başkanı’nın böyle bir görüşmesi var ise ne zaman, hangi saatlerde, kimlerle ne görüştüğünün belgeleriyle kamuoyuna açıklanması gerekiyor.
Ama her şeyden önce ülkedeki kurumlara ve yargıya karşı oluşan güven krizinin giderilebileceği bir zeminin oluşmasına ihtiyacı var ülkenin.
Yoksa gerçekten topluma suçlu olanların suçluluğunu kanıtlamak da suçsuz olanların suçsuzluğunu kanıtlamak da güç bir hal almaya devam edecek.
Bu ülkemiz açısından çok acı ve endişe verici bir durum!
Tabi bu arada memlekette asıl konuşulması gereken hiçbir konuyu konuşamaz olduk.
Devlet aklı(!) sağ olsun, bize her gün nur topu gibi yeni gündemler verip aklımızı oyalamayı çok iyi başarıyor!
Hayırlısı…