Biz mutsuz bir toplumuz

Nereye baksak bir hüzün, bir acıyla karşılaşıyoruz. Bu topraklardan çıkan hikayeler hep acı ve gözyaşı dolu. Başarı hikayelerinde bile bir hüzün var. Ülke...

Nereye baksak bir hüzün, bir acıyla karşılaşıyoruz. Bu topraklardan çıkan hikayeler hep acı ve gözyaşı dolu. Başarı hikayelerinde bile bir hüzün var. Ülke gündemimizde her zaman bir acı mevcut. Kadın cinayetleri, aile içi şiddet, çocuklara yapılan istismar ve şantajlar, kaybolan ve öldürülen çocuklar, öldürülen hayvanlar... Bu listeyi uzatabiliriz ve her hafta en az birini konuşuyoruz. Her hafta ülke gündeminde bizi üzecek gerçek acılarla karşılaşıyoruz.

YouTube'da yayınlanan dört saatlik “Açık Mikrofon 6284 Özel” programında farklı görüşlerden birçok kadın bir araya geldi. Seyirciler arasında erkekler de vardı. Konuklar her konuda aynı fikirde olmasalar da bir araya gelip seslerini yükselttiler. Birçok kadın oyuncu da destek verdi. Konu aslında haklarımız ve neler yapılabileceği üzerineyken, Cemile Yıldız söz aldı ve bulunduğumuz durumu gözler önüne serdi. “Benim çocuklarım melek oldu” dedi, babaları tarafından öldürülen iki çocuğu için. Bir anne, çocuklarını ölüme götüren süreci gözyaşları içinde anlattı, 100 günlük acısını haykırdı. “Benim ne yaşadığımı anlayamazsınız” dedi. Amacı başka annelerin aynı acıyı yaşamamasıydı.

Ben ve o gün orada bulunan herkesin dinlerken bile dayanamadığı bir acıyı yaşayan bir annenin olduğu bu topraklarda yaşıyoruz. Herkes bir şeye üzülüyor. Çocuklar insana umut verir ama biz korkuyoruz. Belirsizlik içindeyiz; çocuğumuz iyi bir ailede büyüse bile nasıl bir zorbalığa maruz kalacağı belli değil. Diğer yandan, elimizin ulaşmadığı çocuklar için üzülüyoruz. Şiddet gören, istismara uğrayan, savaşta ölen, internette hiç tanışmadığı birilerinin şantajla korkuttuğu çocuklar…

Yetmiyor, dizilerde yaşanan çocuklara ve kadınlara üzülüyoruz. Gündüz kuşağı programları bize birçok üzücü hikâye sunuyor. Onları da izliyoruz. Tüm bunlara bakınca, "Biz mutsuz bir toplumuz," diyebiliyorum.

TÜİK verilerine göre ülkenin %13,7’si mutsuz. %33,6’sı ise ne mutlu ne de mutsuz; yani sadece takvimi deviriyor, sizin anlayacağınız. Birleşmiş Milletler’in Mutluluk Raporu’na göre ise 98. sıradayız. 143 ülkenin yer aldığı raporda son sırada Afganistan, ilk sırada ise Finlandiya var. Mutlu İskandinavya ile mutsuz Ortadoğu’nun ortasında bir yerde sıkışmışız. Coğrafya kaderdir.

Bu hikâyenin bir yerde değişmesi gerekiyor. Bizim mutsuzluğumuzu çocuklarımızın yaşamadığı bir toplum istemek çok mu? Doğulu veya batılı değil, Avrupa veya Ortadoğu değil mutlu bir toplum olmak istiyorum. Kadınların ve çocukların ölmediği bir ülke olmak istiyorum. Çok mu şey istiyorum?

SON DAKİKA HABERLERİ

Neziha Kartal Diğer Yazıları