Ela’nın Maskesi
Virüsler şüphesiz yaşamımızın bir parçası ve onlarla mücadelede belirli yıllarda sorunlar yaşanmış, yaşandı ve belki yaşanacak. Önceki yıllarda yaşanan...
Virüsler şüphesiz yaşamımızın bir parçası ve onlarla mücadelede belirli yıllarda sorunlar yaşanmış, yaşandı ve belki yaşanacak. Önceki yıllarda yaşanan salgınların dışında bize en yakın olanı pandemiydi. Tam da o dönemde Pötikare Yayınları Ela’nın Maskesi’nin basımını üstleniyor. Yazarı ve resimleyeni İlaria Capua. Hedef kitlesi okul öncesi olan yayınlar bence oldukça güzel ve ilgi çekici. Hareketli kitaplar, delikli kitaplar ve karton baskı oldukça uygun ve yoğun bir emeğin ürünü olarak raflarda yer alıyor. Bir güzel tarafı da artık bu yayınları çocuk kütüphanelerinde görebilmek. Küçük yaşlardan itibaren çocukların, onları düşünen kişilerce ve onlara göre hazırlanmış kitaplarla buluşmasını çok değerli buluyorum.
Pandemiyi bizim evin en küçüğü de geçirdi ama anımsamıyor. Maske takmayı bilse de detaylar hakkında pek bir şey kalmadı onda çünkü her sabah erkenden doğaya kendimizi attığımız ve öğle saatlerine doğru eve geldiğimiz zamanlarda daha yaşını doldurmamıştı. Kitap onun bu anlamda ayrıca dikkatini çekti. Mesela neden yüzyüze değil de sanal ortamda görüşmenin daha iyi olacağını anlamadı ve sordu. Ayrıca Ela ve babası büyük anne ve babaya market yapmaya gittiklerinde, onların neden çıkamadıklarını da anlamadı. Kitabın her sayfasında açılan pencereler vardı. Bazen bir dolapta, bazen oyun parkında, bazen yatağın kenarında. Bu, yanımdaki ufaklığın ve bence dolayısıyla kitabın hedef kitlesinin en ilgisini çeken kısımlardı. Çünkü dahil olmasına, kitabın içine girmesine ve merakını canlı tutmasına yardımcı oluyor bu özellikler. Bu özellik kitabın kapağında bile var. Ela’nın maskesini yandaki bir saat kulesinin üzerindeki aparatla aşağı indirip, tekrar takabiliyorsunuz. Yani daha kapaktan yakalıyor yayınevi okuru.
Pandemi geride kaldı ama yeni yeni salgınlar, mutasyona uğrayan virüsler hala var. Geride kalan haftada bu konuyla ilgili Kocaeli Üniversitesi, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sıla Akhan ile “maymun çiçeği” üzerine konuştuk ve akabinde bu kitabı gördüm kütüphanede. Orada Sıla hocanın anlattıklarında kafamı en çok kurcalayan şey yakında okulların açılacak olması ve özellikle küçük yaş gruplarının hijyen kurallarına nasıl dikkat edebilecekleriydi. Elbette tamamen mümkün değil ama en azından belirli konularda farkındalık oluşturmak için bu kitap çok iyi geldi bize. Hapşururken ne yapılması gerektiği, toplu yerlerde virüslerin en çok nerelerde olduğu, virüsü en rahat nasıl yok edebileceğimiz gibi kısımlar neredeyse tüm olasılıklarla ele alınmış. Edebiyat anlamında değerlendirmenin ötesinde, ben sadece bir kaynak kitap gibi düşünerek okudum yanımdaki küçük dinleyiciye. Ayrıca kitabın sonunda da pandemi dönemine dair sorularını kısaca yanıtladım. Tüm bunlar için bile, kitabın elimize, evimize gelmesi güzel. Bu yayınevinin küçük yaş grupları için özel tasarladığı ve basımını üstlendiği çoğu kitap gibi, Ela’nın Maskesi de oldukça olumlu kazanımlara imkan sunuyor.