CHP, AKP’ye ayak bağı olmuyor!

Kocaeli’de AKP için hareketli bir gündü.

Çünkü partinin il danışma kurulu toplantısı yapılacaktı ve o toplantının önemli bir konuğu vardı.

Çevre, Şehir ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum…

Malumunuz, şu sıralar kentte bir çöp tesisi tartışmasıdır gidiyor.

İZAYDAŞ’ın iyiden iyiye dolan, taşan kapasitesinin ardından hızlı bir aksiyon almak gerekiyor.

Geç kalındı, hem de baya bir gecikildi.

Ama biliyorsunuz, bu şehirde radikal adımlar atmak öyle kolay olmuyor.

Kent illa karpuz gibi ortadan ikiye ayrılıyor.

Birinin iyi dediğini diğer taraf kötü olarak nitelendiriyor.

Kimse doğrunun peşinde koşmuyor.

Dezenformasyon alıp başını gidiyor.

Kandıra Akçakese bölgesine yapılması planlanan çöp tesisi konusunda da benzer durum yaşanıyor.

*

Günlerdir yapılacak olan tesisle ilgili bir kısım Kandıralı ses çıkartıyor.

Bugün AKP’nin il danışma kurulunda Çevre Bakanı Murat Kurum’un geleceğini öğrenen Kandıralı muhtarlar;

Bakanı yakalamışken durumu anlamak ve anlatmak adına toplantı öncesinde kendisinden görüşme talebinde bulunmuşlar.

Bakan Kurum, danışma kurulu sonrası muhtarlarla görüşmeyi kabul etmiş.

Ancak ne var ki Bakan Kurum, muhtarların görüşme talebine olumlu cevap vermesine rağmen danışma kurulunda kürsüye çıktığı anda protestoyla karşılaştı.

Neye uğradığını şaşıran Kurum, “Hem görüşmek istiyorsunuz hem de görüşmeyi beklemeden protesto ediyorsunuz” demeyip, muhtarlarla Maide restoranda bir araya geldi.

Öyle ya, o protestodan sonra “neyi görüşeceğiz” de diyebilirdi.

AKP’li Bakanlardan duymadığımız şeyler değil bunlar!

*

Öyle veya böyle görüşme gerçekleşti.

İçeride neler konuşuldu, bilmiyoruz.

Ancak sonuca varan bir şey olmadığı kesin!

Şimdi önümüzdeki pazartesi sabahı ÇED toplantısı yapılacak.

Tabi yapılabilirse…

Bugünkü eylemden sonra pazartesi günkü ÇED toplantısında büyük bir dirençle karşılaşacakları belli oldu.

Gerçekten neden ve kimlerin direnç gösterdiğine de bakmak lazım.

Hakikaten de mesele Kandıra’nın su havzaları, yeşili, tarım faaliyetlerini yitirecek olması mı?

Yoksa bir parça da toprak kaygısı mı?

Malum, o tesis yapıldığında civardaki arazilere yapılaşma izni verilmeyecek.

Bu da arazi sahiplerini etkileyen bir durum.

Şatafatlı emlak ofisleriyle bölgeye kamp kuranların da benzer kaygıları yok değil!

Biraz oradan biraz buradan derken, Kandıra’ya yapılması muhtemel biyokurutma tesisi belki de rafa kalkacak.

*

Her şeye en acilinden muhalefet eden, açıklama yapan eskinin ana muhalefeti, şimdinin Türkiye’nin birinci partisi CHP’den de ses çıkmıyor.

Bu kez ayaklarını sağlam basıyorlar.

İktidar olmanın kolay iş olmadığının, muhalefet edilen konuya altlığı oluşturulmuş, üzerinde çalışılmış, alternatif çözüm önerileriyle gitmenin doğru bir davranış ve siyaset biçimi olacağını tecrübe ettiler.

Şimdilik süreci izliyorlar…

Ne düşünüyorlar ne ediyorlar, o bölgedeki ayaklanmaya dolaylı yoldan katkıları var mı, bilmiyoruz.

CHP’nin Kocaeli’de kurumsal olarak böyle bir işe kalkışacağını zannetmiyorum.

Çünkü bu bir bakıma ayağına sıkmak olur.

Zira Kandıra’ya bunu yapamazsınız dediklerinde, o zaman Derince’ye, İzmit’e veya Karamürsel’e yapalım, diyebilirler, öyle değil mi?

Böyle söylediklerinde nasıl itiraz edecekler?

“Bizde bir karış boş yer yok” mu diyecekler?

Veya “tabii ki durduğunuz hata, buyurun gelin buraya yapın dağlar, ovalar sizi bekler” mi diyecekler?

*

İşte bu yüzden bin kere düşünüp bir kere adım atmayı tercih ediyorlar.

CHP’nin de böyle kritik bir konuda o tesisi AKP’li bir ilçe sınırlarına yapması siyaseten de işine geliyor.

Dolayısıyla AKP’nin muhalefet diye bir derdi yok çöp konusunda!

Ama iyi niyetinden, yapıcılığından ama siyasi hesap kitaptan, sonuçta ses çıkarmıyorlar!

Özetle CHP bu anlamda çöp konusunda AKP’ye ayak bağı olmuyor (şimdilik).

Kimse “vay efendim sen ne yapıyorsun” filan demiyor!

Eylemcilere ve eylemi örgütleyenlere bakılınca;

Neredeyse AKP’nin kendi iç meselesi halini alan Kandıra mevzuu, bakalım nasıl sonuçlanacak?