MARCOS VİNİCİUS DO
Sıcağın nefes aldırmadığı günleri yaşıyoruz. Yüzümüze dokunan rüzgarın sıcaklığı bile ‘Yok artık’ dedirtiyor. Transfer gündemi de oldukça sıcak...
Sıcağın nefes aldırmadığı günleri yaşıyoruz.
Yüzümüze dokunan rüzgarın sıcaklığı bile ‘Yok artık’
dedirtiyor.
Transfer gündemi de oldukça sıcak gidiyor.
Sizler için detaylı bir yazı hazırladım.
Biraz uzun da olabilir ama faydalı olacağına inanıyorum.
Dikkatle okumanızı da rica ediyorum.
Birçok meseleye değinip, biraz içimi döküp, biraz da naçizane
mesajlar vereceğim.
Biraz geçmişten örnekler vereceğim.
Geçen sezon biliyorsunuz Kocaelispor’un küme düştükten sonra hemen
geri geldiği bir 1.lig macerası yaşadık.
Transfer süreci oldukça uzun ve sancılı geçmişti.
Malumunuz geçen sezonun en çok konuşulan transferi Douglas Tanque
oldu.
Abartısız günlerce, “Tanque’den vazgeçmiyoruz, Tanque’yi istiyoruz,
Tanque adım adım Kocaelispor’a, Tanque’de mutlu son” haberleri
yaptık.
Sonrasında, “Kocaelispor Tanque’den vazgeçti. Tanque zora gitti.
Tanque defteri kapandı” haberleri yaptık.
Kamplar bitti, lig başladı, Tanque gelmedi.
O zamanlarda geleceğine inancımın tam olduğundan, sürecin
Kocaelispor’un lehine işleyeceğinden emindim.
Bir akşam telefonum çaldı.
Arayan bir yöneticiydi.
“Ömer Faruk aradı, Tanque’yi sordu. Vazgeçtik, transferi kapattık”
dedi.
“Neden abi, olmadı mı ?” diye sordum.
“Hayır, olacak uğraşıyoruz. Ama çok yazıldı, Kocaelispor
vazgeçmiyor, bırakmıyor, pes etmiyor, ille de Tanque” diye… Onlar
da hepten havalara girdiler, parada indirmiyorlar, istekleri
artıyor. Vazgeçtik bilsinler” dedi.
Bazen böyle olur.
Transfer süreçlerinde değişik stratejiler olur.
Sabah olan transfer öğleden sonra bozulur, akşam geri olur.
Oyuncu önce gelmek istemez, Süper Lig der…
Paralara bakar, umduğunu bulamaz.
Sonra bir daha 1.lige bakar, Süper Lig olmasa da hedefi olana
giderim daha iyi para kazanayım der.
Demem o ki, çok şey olur.
Oluyor da, yaşıyoruz.
Yönetici bazen söylemek istemez, bazen başka bir şey planlar başka
bir şey söyler.
Bu kadar kaygan bir zeminde, hassas bir ortamda ince eleyip sık
dokuyup doğru bilgiyi bulup sizlere ulaştırmak büyük bir efor ve
dikkat gerektiriyor.
Tanque ile ilgili süreç bitmek bilmedi.
Taraftar mutlaka alınması yönünde görüş bildirdi.
O kadar geçti ki zaman lig başladı, Tanque ilk hafta Samsun
formasıyla ikinci yarıda sahaya girip süre bile aldı.
“Günlerdir, aylardır taraftarı kandırdınız, adam Samsun’da oynuyor
ne gelmesi” diye yorumlarda aldık.
Hiçbir gazeteci rüyaya yatıp haber yazmaz, kimse senaryodan bu
kadar kurgu kurup hayal ürünü üretemez.
Neden yapsın ?
Asparagasla bir okunur, iki okunursun…
Ben ve yakınımdaki meslektaşlarımın tamamının kendilerine gelen
kaynağa güvenerek haber yaptığından eminim.
Hiçbirimizin içinde kötü bir niyet yada kötü emele alet olma durumu
yok.
Bazen kaynaklarımıza yanlış geliyor, bazen onlar strateji için
farklı konuşmak zorunda kalıyor.
Tanque’nin geleceğinden emindim, süreci birkaç yerden yakından
takip ediyordum.
Biliyor ve bekliyordum, gelecekti.
Sonrasını biliyorsunuz, geldi.
Gittiğinde de başımıza neler geldi onu da gördük.
Bu sürecin tıpa tıp olmasa da büyük oranda benzerini bugün Marcao
transferinde yaşıyoruz.
Dün sabah çok uzun süre sonra güzel bir telefon aldım.
Sizlere aktardığım haberlerin en sağlam kaynaklarından birisi
diyebilirim onun için…
Bugüne kadar ondan gelen hiçbir bilgide yanılmadım ve size mahcup
olmadım.
Marcao transferini hem Kocaelispor cephesinden, hem de oyuncu
cephesinden çok iyi bilen ve süreci takip eden birisi.
Transferin durumunu sordum…
Bana Marcao’da sorun olmadığını, kendisine verilecek ücrette
anlaşıldığını, Al-Ahli’nin karar vermesinin beklendiğini
söyledi.
Suudi Arabistan Ligi’ni denetleyen bir komisyon var.
Al-Ahli Kulübü de bu mekanizmadan çıkacak kararı, daha doğrusu bir
anlamda transfer için icazeti bekliyor.
Siyasetin neredeyse tamamen içine girdiği futbol denen bu oyunun
saha dışında başka bir yüzü var.
Bu çatı altında yaşananları, olayları görüyoruz.
Marcao’nun yıllık 4.5 milyon Euro olan maaşının 1 milyonunu
Kocaelispor’un ödeyeceği iddiası ise başka bir kaynaktan geldi.
Marcao’ya da yıllık ödenecek ciddi bir rakam olacaktır…
Al-Ahli Kulübü’nün beklediği bir diğer gelişme ise Richarlison’un
durumu.
Suudlar Tothenam’da istediğini bulamayan Brezilyalı kadrosuna
katmak istiyor.
Bu transferdeki süreçte Marcao transferini hızlandıracak.
Marcao’nun sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda verdiği
ayrılık mesajı net.
Demek ki o bir şekilde bu meselenin çözüme kavuşacağını ve
Al-Ahli’den ayrılacağını düşünüyor.
Bizimle de anlaştığı söyleniyor.
Başka kulüpler bu süreçte hamleler yapar mı, kendisi boşa çıktıktan
sonra kararları değişir mi bilinmez.
Ama mevcut durumda Kocaelispor cephesinin transfere yakın olduğu
çok ortada.
Hatta bugün ulusal basında muhabir olarak görev yapan bir muhabirde
Kocaelispor’un Marcao ile bireysel olarak anlaştığını, Al-Ahli’nin
ise Richarlison transferinden sonra kendisiyle yollarını ayıracağı
yönünde bir haber yaptı.
Başkan Recep Durul gelişmelerin olumlu yönde ilerlediğinden
bahsetti.
Birkaç gün sonrasının önemli olduğuna vurgu yaptı.
İşte o bahsettiği 2-3 gün içerisinde yaşanması muhtemel gelişmeleri
yazdım.
Daha önce zor santraforları bitiren Kocaelispor bence mutlu sona
çok yakın.
Yazımın sonunda Murat Cem Akpınar transferiyle ilgili birkaç konuya
değinmek istiyorum.
Pazar günü sizlerle dün Kocaelispor’un Murat Cem ile görüşeceğini
öncesinde Trabzonspor meselesinin halledilmesi gerektiğini
paylamıştım.
Olumlu yönde devam eden görüşmeler Trabzonspor cephesinden gelen
haberle daha da güçlendi.
Haliyle herkes transferin biteceği hissine kapıldı.
Ancak küçük bir detayda kafama takılmıştı.
Yayınladığı iddia edilen özür metni ya yoktu, yada anlaşma henüz
tam değildi.
Eğer tamamen anlaşmış olsaydı, özür metnini yayınlardı.
Madem böyle bir durum var anlaşsa da anlaşmasa da yayınlanması
yakışırdı, yoksa metin mi yoktu sorusu da akla geldi.
Bu nedenle akşam geçecek görüşme sanılan daha kritik ve zordu.
Nitekim rakamlar yüksek olunca yönetim zaten taraftarın da
tepkisinden dolayı rahatsızlık duymaya başladığı bu transferden
bahsetti.
Bence hayırlısı oldu.
Burada yaşanacak her türlü olumsuzlukta yada Murat Cem’in her kötü
oyununda, her eksik durumunda sürekli bu durum dillenip tadımız
kaçacaktı.
Her zaman her şey toz pembe olmuyor.
Bir sonraki yazımda görüşmek üzere, huzur ve sevgi dilerim.