Kimle dans ettiğini biliyorlar!

İzmit’te yerel seçim heyecanı bir başka oluyor.

Çünkü sonucu kimse önceden kestiremiyor.

Kafa kafaya giden yarışlarda kimin ipi göğüsleyeceği belli olmuyor.

Şu anda da benzer bir hava var.

“Muharrem Tutuş aldı yürüdü” diyebilen yok!

“ Fatma Kaplan Hürriyet kesinlikle devam eder” diyen yok!

Veya “İyi Parti Adayı Kamil Şirin üçüncü yol olarak bir sürprizle seçimi alır” diyen de yok!

Son güne kadar net bir tahmin yapamayız.

Ancak görülenlerden, yapılanlardan, sürdürülen kampanyalardan yola çıkarak bazı tahminler yürütebiliriz.

***

Şu ana kadar olan süreçte Fatma Kaplan Hürriyet adına bir yorum yapmak gerekirse şunları söyleyebilirim:

Ön seçimle birlikte iyi bir hava yakalamıştı.

Fakat meclis listesi oluşturulurken yaşanan olaylar ve gösterdiği tavır, onu epey bir aşağı çekti.

CHP’liler Hürriyet’in “İstifa restinden” sonra “bu kadar da olmaz” diyerek yayanından uzaklaştı ya da kendilerini uçak moduna aldı.

Ama Hürriyet bu…

“Ben bitti demeden bu şarkı bitmez” diyen politikacılardandır kendisi.

Ne yapar ne eder havayı terse çevirmeyi başarır.

Son günlerde CHP içerisinde yaşanan tatsız olayların konuşulmaması, ilginin başka yere dönmesi için ne gerekiyorsa yapar.

Belki de en büyük meziyeti bu…

Mesela İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden esinlenerek kurduğu “Kent Lokantası” buna en güzel örnektir.

***

Evet, İzmitliler şu sıra Hürriyet’in İBB’den modellediği Kent Lokantasını konuşuyor.

İzmit Belediyesi; dar gelirli vatandaşların, emeklilerin ve öğrencilerin güvenilir ve uygun fiyatlı yemeğe ulaşacağı kent lokantasını hizmete aldığından beri gündemden düşmüyor.

Vatandaşların ekonomik anlamda kemer sıkmaktan bir hal olduğu şu kriz ortamında kurulan lokanta, sosyal belediyecilik adına puan topluyor.

Kimse bunun seçim yatırımı olduğuyla filan ilgilenmiyor.

Bir öğün bir öğündür, diyor.

***

Bu işin tuttuğunu gören Hürriyet yerinde durur mu, durmaz!

Bu sefer de ramazan ayı için harekete geçti.

Yoksullara, dar gelirli vatandaşlara, evinde iftara yetişemeyenlere,

İzmit Anıtpark’ta kurulan mobil aşevi ile her gün 1000 kişiye ücretsiz iftar yemeği sunacak.

Ayrıca her akşam farklı bir mahallede mahalle iftarları yapılacak.

Öncesinde de belediyeye ait kafelerde bir bardak çayın 7 buçuk liradan 3 liraya düşürülmesi var bir de…

Bunlar güzel şeyler ancak ne kadar sürdürülebilir, işte orasını kestiremiyorum.

***

Artık İzmit’te yaşayan hemen herkesin bildiği gibi İzmit Belediyesi’nin mali tablosu hiç iç açıcı değil.

Uzun zamandır belediyede müfettişlerin dolaştığı, satın alma birimindekilere sarı zarflar gittiği biliniyordu.

Bugün de haciz haberleri ulaştı.

Hürriyet bir yandan belediyenin borcuyla boğuşurken diğer yandan da halkın gözüne girmek için var gücüyle çalışıyor.

Hem de ne çalışmak…

Bu konuda “benim” diyen siyasetçi onun eline su dökemez.

Hep derim, gün 24 saat ise Hürriyet 28 saat çalışır.

Saha performansı o kadar iyi ki, bunca olumsuzluklar listesine rağmen hiç kimse “Hürriyet seçimi asla kazanamaz” diyemiyor.

Fatma Kaplan Hürriyet rakiplerine kolay lokma olmadığını her fırsatta gösteriyor.

Baksanıza… Onca olumsuz konu var ama rakipleri ağzını açıp Hürriyet’e bir şey diyemiyor.

O ne derse desin sessizce izliyorlar.

Cevap vermekten çekiniyorlar.

Neyi nasıl lehine çevireceğini kestiremiyorlar çünkü.

Olası polemiklerin kendi aleyhlerine olabileceğini,

Hürriyet’in buradan bir mağduriyet çıkarabileceğini düşünüp, cılız sesli eleştirilerle süreci geçiştiriyorlar.

***

Bir örnek vereyim…

Cumhur ittifakının AKP’li adayı Muharrem Tutuş, gazetemizi ziyaret ettiğinde şahsına İzmit Belediyesinin sürekli personel aldığına dair iddialarla ilgili soru yönelttik.

Tutuş, elbette ki “Ben bu konulara girmek istemiyorum” deyip geçemedi meseleyi.

2023 aralık ayında yani önseçim öncesi belediyede 1800 küsür personel olduğunu, bu sayının şu anda 2500’e yaklaştığını söyledi.

İlgili komisyon üyelerinin kendisine bildirdiği rakamlar böyleydi.

Hürriyet ise dakika beklemeden bu rakamların gerçeği yansıtmadığına dair bir açıklama yaptırdı belediyeye.

2500 kişi çalıştığı doğru değil diyerek yalancılıkla suçladı rakibi Tutuş’u.

AKP’li mevcut meclis üyelerinden Fikret Hocaoğlu, Hürriyet’in gizli çekilen görüntüsünde vatandaşa “Hiç personel almadım” dediğini anı hatırlattı, sonrasında da konu kapandı gitti.

AKP’liler halkın gözünde Hürriyet’in tek bir açıklamasıyla yalancı durumuna düştüler.

Oysa doğrusunu açıklamamışlardı, sadece yalan demekle yetinmişlerdi.

Tutuş, partisi ya da ekibi, çıkıp da “O halde İzmit’te kaç personel var, açıkla” diye sorabilirdi Hürriyet’e.

Resmi rakamlara ulaşmak çok mu zordu?

Doğrusuna ulaşıp belgeyle cevap verebilirdi.

***

Tek bir eleştiride, haklılar ya da haksızlar bilmem ama golü kendi kalelerinde görüverdiler.

Bu kadar basit, saklamanın imkansız olduğu konuda bile sustular, konuyu uzatmadılar.

Akıllarda Muharrem Tutuş’un Hürriyet’e yalan yanlış yüklendiği kaldı.

Ve ben bir gazeteci olarak hala hangisi doğru söylüyor, gerçek rakam nedir, merak ediyorum.

Sanırım bu sorunun net cevabını öğrenmek için Muharrem Tutuş’un grup başkan vekili olması yetmediğinden, seçimi kazanıp başkan olmasıyla mümkün olacak.

Hürriyet kazandığı taktirde ise belediyede kaç personel çalıştığına dair bir soru, uzun süre AKP’nin gündeminde yer tutmayacak.

***

İlk başlarda Hürriyet AKP’nin engellemelerine karşı belediyeyi istediği gibi yönetemediğinden dertleniyordu.

Kendisine yönelik her eleştiriyi mağduriyete dönüştürüp lehine çeviriyordu.

Bunu fark eden iktidar partisi, Hürriyet’i epeydir kendi haline bıraktı.

Gelinen noktada haklı bile olsalar “aman ona bulaşmayalım” diyerek susmayı tercih ediyorlar.

Böyle olunca da karlı çıkan yine Hürriyet oluyor.

Ne demişler?

Siyaset aynı zamanda akıl oyunudur.

Eğer iyi oyuncuysanız, biraz da pragmatizmi seviyorsanız kısa vadede sonuç almanız kaçınılmazdır.

26 gün Hürriyet için uzun mu yoksa kısa bir vade mi, yakında anlarız.