BAŞİSKELE’DE FIRSATI TEPİYORLAR!

CHP’de Anıl Acurman olayı gündemin ilk sırasına yerleşti.

Normal koşullarda CHP’nin erkenden teslim olduğu,

Asla kazanamayacağına inandığı ilçelerin başını çeken Başiskele neden bu kadar tartışılır oldu dersiniz?

Açıklayayım:

Başiskele’nin seçmen yapısı ağırlıklı olarak muhafazakardır.

Ancak son on yılda nüfusta hızlı bir dönüşüm başladı.

Yeni konutların, sitelerin, eğitim ve kamu kurumlarının o bölgeye akın etmesiyle birlikte sol seçmen sayısında da hızlı artış oldu.

Evet, ilçede hala iktidar partisi çok güçlü.

Ama bir o kadar da insanların belediye başkanına tepkisi var.

Ve o tepkileri bilen, anlayan, okuyan sağ partiler mevcut başkanı devirebilme potansiyelini kendilerinde gördüklerinden dolayı aday oldular, şansını deniyorlar.

Saadet Partisi, Yeniden Refah Partisi, İyi Parti ve bunlara ilaveten Bağımsız Adaylığını ilan eden eski başkan Hüseyin Ayaz, ağırlıklı olarak muhafazakar kesimden oy bekliyorlar.

Solda ise bir tane aday var, o da CHP Adayı Anıl Acurman…

***

Böyle bir tabloda Anıl Acurman’ın aradan sıyrılıp seçim alma olasılığı var mı?

Elbette var.

Bu, saydığım diğer partilerin adayları için de geçerli ama onlardan herhangi birinin kazanması sürpriz sayılmaz.

Çünkü Başiskele zaten sağa yatkın seçmen yapısıyla biliniyor ve hepsi sağı temsil ediyor.

Peki, bunların arasında CHP Adayı’nın seçim kazanması büyük sürpriz olmaz mı?

Hem de ne sürpriz…

Bunu anlamak için çok değil, biraz geriye gitmek yeterli.

***

Hatırlarsanız AKP’de aday adaylığı süreci başladığında bir tek Başiskele Belediye Başkanı Yasin Özlü’nün karşısına parti içinden aday çıkmamıştı.

Yasin Özlü’nün rakipsiz, çok rahat seçim geçireceği manşetlere yansımıştı.

Ama meğer asıl yarış sonraya kalmış.

AKP’ye alternatif olma yolunda ilerleyen ne kadar sağ parti ve bağımsız aday varsa Özlü’nün karşısına çıkıverdi.

Durum böyle olunca Başiskele’de AKP için tehlike çanları çalmaya başladı.

Zira bu kadar çok sağa hitap eden adayın olduğu yerde Yasin Özlü, rahat nefes alamaz!

Sağa yığılan adayların karşısında solu temsil eden tek bir adayın karşısında da çok rahatım diyemez!

Dolayısıyla CHP için Başiskele’de siyasi iklim müsait hale geldi.

Böyle bir iklimin denk geldiği yerde Anıl Acurman’a yapılan kumpas tutar da CHP Başiskele’de seçime giremezse, CHP’ye yazık olacak.

Kumpas demişken; Acurman’a yapılan kumpasın Yasin Özlü ile veya AKP ile en ufak ilgisi dahi yok!

Bilakis, Acurman’ın adaylığı matematiksel olarak Yasin Özlü’nün işine gelir.

Kimin işine gelmiyorsa ona bakmak lazım.

***

Özetle, Anıl Acurman’a çekilen operasyon tamamen CHP’nin kendi içinde yaşadığı iktidar savaşı sonucunda meydana gelmiştir.

Ancak Başiskele’yi umutsuz vaka görüp, masada meze yapanlar er veya geç gerçeklerle yüzleşeceklerdir.

Bundan sonra ne olur ne gider bilmem!

Ama CHP’nin yapacağı şey belli…

Acurman’ın adaylığının düşürülmesi netlik kazandığı taktirde, SP’ye destek değil, CHP içerisinden yeni bir isimle yarışı sürdürmektir.

CHP, Saadet Partisi’ni nüfusuna kaydetmedi herhalde!

Nasıl ki Zafer Mutlu CHP’den aday olma teklifini duyduğunda “yok artık” diyerek, özgür iradesiyle partisinden aday olduysa, bundan sonra yola öyle devam etmeli.

Olmayan ittifaktan medet ummamalı.

Hala şansı varken, CHP seçmenini irrite etmemeli.

Hoş, bu saatten sonra CHP adaysız kalsa bile CHP seçmeni kemikleşmiş vaziyette bir tarafa gitmez.

Ya kararsız seçmen dağılımı gösterirler ya da sandığa gitmezler…

“Anıl Acurman yoksa seçeneklerde Zafer Mutlu var” falan demezler!

Onlar da herhalde bir “Yok artık” deme hakkını kendilerinde görürler(!)

***

Birileri seçmenin aklıyla dalga geçip, ta Kartal’dan alakasız bir vatandaşı getirip seçim kuruluna itiraz ettirmek gibi;

Şeytanın bile aklına gelmeyecek kumpaslarla CHP’yi oyun dışına itmeye kalkışsalar da,

Bu işin sonunda çırak çıkmaları muhtemeldir.

Fakat Başiskele’de CHP adına durumların eskisi gibi olmadığını,

Gelişen şartların da etkisiyle kazanma potasına girildiğini görmek için, kent merkezinden veya Ankara’dan değil;

Başiskele’nin en tepesinden en aşağısına şöyle bir alıcı gözle bakmak lazım.

Anıl Acurman’ın kısa süreliğindeki adaylığında CHP adına algının nasıl olumlu yönde değiştiğini, nasıl potaya girdiğini görmek lazım.

Her şey İzmit mi? Her şey Derince mi? Her şey Karamürsel mi?

Herkesin yarışı kendine…

Kısacası CHP yönetimi ayağına gelen bu şansı iyi kullanmalı ve Başiskele’de işin peşini bırakmamalı.