Erbakan’ın “Kocaeli’ye özel” Vasiyeti…

Bu siyaset çok ilginç bir şey…

İçinde dürüstlüğü, samimiyeti bir türlü barındıramıyor.

Maşallah, kazanmak için, siyasi gelecek için her şey mübah şu siyasette!

Kimisi “Dava” diyor, kimisi “Beka” diyor, kimisi “Hizmet aşkı” diyor ama sonuç itibariyle hepsi bir bahaneye sığınıp kendi çıkarları için çabalıyor.

Milli Görüş’ün Lideri merhum Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın oğlu Prof. Dr. Fatih Erbakan’ın kurduğu Yeniden Refah Partisi mesela…

***

Yıllarca AKP’yi eleştiren, mevcut iktidarı yerden yere vuran YRP,

2023 genel seçimlerinde Cumhur ittifakının Cumhurbaşkanı adayı Recep Tayyip Erdoğan’ı destekledi.

Niçin…?

Tabi ki kendi siyasi kazançları, gelecekleri için…

Yeniden Refah Partisi, AKP’ye olan desteğinin mükafatını baraj derdinin ortadan kalkmasıyla kazandığı vekillerle aldı.

Ayrıca ana akım medyada kendine yer bulabilmeyi, kendini tanıtabilmeyi,

AKP’den sonrasına alternatif olacak algısını oluşturabilmeyi başardı.

Kısacası Erdoğan kendi elleriyle kendilerine rakip yarattı.

***

Ve şimdi önümüzde bir yerel seçim var…

Kocaeli’de, Kocaelili olmayan Mehmet Aşıla’yı aday yaparak TBMM’ye gönderen YRP,

Şimdi de yine Kocaeli ile bir bağı olmayan Doğan Aydal’ı Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkan adayı yapmayı tercih etti.

Ve Aydal kendisine gelen “İthal aday” tepkilerine “Kocaeli’de Kocaelili yok” şeklinde bir gafla karşılık vererek seçim çalışmalarına başladı.

Akabinde ise İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu savunan, AKP’yi eleştiren açıklamalarıyla gündem oldu.

***

Bir yanda YRP’nin tekrar ittifak yapma adına AKP ile görüşmeleri sürerken;

Bir yandan da Genel Başkan Yardımcılığı görevi de bulunan Doğan Aydal’ın muhalif seçmene şirin gözükme çabalarını izliyoruz.

Resmen, iyi polis ve kötü polisi oynuyorlar.

Nereye sinyal verdikleri belli değil!

***

Aydal, önceki gün projelerini tanıtmak üzere basınla buluştu.

Ben toplantıya katılamadım ama takip ettiğim kadarıyla dersine iyi çalışarak çıkmıştı basının karşısına.

Fakat şunu bir türlü anlayamıyorum.

Her açıklamasında Kocaeli’nin bir sanayi kenti olduğunu,

Merhum Necmettin Erbakan’ın da sanayinin kalkındırılması noktasında bir vasiyetinin bulunduğunu belirtip, bu nedenle Kocaeli’ye aday olduğunu ifade ediyor Aydal!

Basınla buluşmasında da bunu yaptı.

Peki Sayın Aydal’a sormak istiyorum;

Hani siz Erbakan Hoca’nın vasiyetlerine çok önem (!) veriyorsunuz ya!

Necmettin Erbakan’ın AKP’yi, Erdoğan’ı desteklemeniz noktasında bizim bilmediğimiz bir vasiyeti var mıydı?

AKP iktidarının tehlikeye girdiğini gördüğünüz an Erdoğan’ın yanında saf tutun, gibi bir vasiyeti söz konusu mu?

Bunca yıl ekonominin kötüye gittiğini belirtip, eleştirdiğiniz Erdoğan’ı,

Neden 2023 genel seçimlerinde destekleme kararı aldınız?

Sanayiyi, ülkeyi kalkındıramadığını düşündüğünüz Erdoğan’ı neden tekrar iktidara taşıdınız?

***

Oysa Erbakan’ın AKP ile Erdoğan ile ilgili sözleri netti!

Son nefesine kadar bu partiye oy vermemesi, birleşmemesi noktasında Milli Görüşçüleri uyardı durdu?

Siz şimdi mevcut iktidarın devamını sağlamış bir partinin adayı olarak;

Mevcut iktidarın kalesi olan Kocaeli’ye merhum Erbakan’ın vasiyeti üzerine mi aday çıktınız gerçekten?

***

Madem, iktidarı desteklediniz, madem bu ülkenin yararına bunu yaptınız, madem mevcut iktidarın varlığını sürdürmesini doğru buldunuz, şimdi ne diye belediyelerine göz diktiniz?

Üstelik kazanamayacağınızı bile bile…

O halde amaç ne?

Erbakan’ın vasiyetlerine, işinize geldiği gibi mi uyuyorsunuz Sayın Aydal?

Merhum Necmettin Erbakan, net bir isimdi…

Tutarsız değildi!

Çelişmezdi!

Ama siz çelişiyorsunuz!

Hem de öyle bir çelişiyorsunuz ki ben sizin amacınızı bir türlü anlayamıyorum.

İşinize gelince AKP’li oluyorsunuz, işinize gelmeyince CHP’nin fonladığı Halk TV’ye çıkarak AKP’yi bombardımana tutuyorsunuz.

Ne yalan söyleyeyim, baş döndürücü bir tarzınız var!

-------------------

NE BU ŞİMDİ?

YRP’nin büyükşehir adayı Doğan Aydal’ı anlaşılan o ki; gaflarıyla hatırlayacağız.

İlk gafı “İthal aday” söylemlerine verdiği fecaat cevapla oldu.

“Kocaeli’de Kocaelili yok” diyerek Kocaelilileri topyekün “İTHALLEŞTİRDİ”

Aydal’ın bu akıl dışı söyleminden sonra ikinci bir gaf daha geldi.

Sayın Aydal proje tanıtım toplantısında yerel bir televizyon kanalının program karşılığında kendisinden ücret talep ettiğini ve buna çok şaşırdığını söylemiş.

Sözlerinin devamında ise, kendisini ulusal kanallara çıkarmak isteyenlerin yarış halinde olduğunu,

Üsttenci bir üslupla şayet para istemezlerse nereye çağırırlarsa oraya gideceğini ifade etmiş.

***

Geçenlerde CHP’nin daha doğrusu İBB Başkanı İmamoğlu’nun fonladığı Halk TV’ye çıkmıştı Sayın Aydal.

Herhalde o kısmı meşru kılmak için bu açıklamayı yaptı.

Öyle ya… Her ne kadar bize ters gelse de maalesef özellikle ana akım medyada saflar çok net!

İktidar yanlısı ve iktidar karşıtı olmak üzere ikiye bölünmüş bir medya düzeni var.

Bu durumda sol medyanın amirali konumundaki Halk TV’de Cumhur İttifakının “Bekası” için destek veren bir partinin Genel Başkan Yardımcısının işi ne, diye sormadan edemiyor insan.

Üstelik tek kuruş para bile almamışlar!

Babalarının hayrına değildir herhalde!

Vardır elbette eğilip bakılacak bir yanı.

***

Düne kadar Doğan Aydal’ın YRP’nin Genel Başkan Yardımcısı olduğunu bile bildiklerinden şüphe duyduğum Halk TV yetkilileri ne oldu da Aydal’a sarıldı?

İşin içinde farklı hesaplar mı var?

Ayrıca Aydal’ı ekranlara çıkarmak için yarışan ulusal kanalları merak etmedim de değil!

Yarışanlar kim, öğrenebilecek miyiz?

***

Bir diğer konu, yerel kanalın program karşılığında ücret talep etmesine Aydal’ın duyduğu şaşkınlık…

Niye şaşırdınız Sayın Aydal?

Burası Kocaeli.

Size neyi nasıl anlattılar bilmem ama burada basın tamamen bir tarafa yaslanmış, fonlanmış falan değil!

Halk TV sizden para almamış olabilir -ki bize de belediyelerden birinden ayda 2 milyon lira gelse biz de strateji uygulardık belki.

Ama Kocaeli’de böyle bir durum söz konusu bile değil, herkes kendi yağında kavrulmaya çalışıyor.

***

Bakın siz ulusal kanal güzellemesi yaparken, projelerinizi Kocaeli basını aracılığıyla halka tanıttınız.

Demek ki Kocaeli basını bu kente lazım.

Lazım olan basının yaşaması için de hiç olmazsa seçim dönemlerinde adayların elini cebine atmalarını istemelerini yadırgamamak lazım.

Basın hiç kimsenin PR Ajansı değil.

Sizin için her şey 1 Nisan sabahına kadar olabilir ama Kocaeli basını 1 Nisan’dan sonra da yaşam mücadelesine devam edecek.

Kocaeli medyasını ifşa ederek, itibarsızlaştırmaya, küçük düşürmeye çalışmanız şık değil, profesyonel hiç değil!

***

Evet, biz seçim dönemlerinde kurnaz geçinen, ön alan adaylara karşı gardımızı alıyoruz.

Gazetelerin de birer işletme olduğunu, gelirden çok gider kalemlerinin var olduğunu anlamak istemediğinizi bildiğimiz için biz de bir tavır geliştirmek durumunda kalıyoruz.

Elbette haber değeri taşıyan her açıklamayı, her konuyu yayımlıyoruz.

Ancak söz konusu özel röportaj-program vs olursa bunun için bir bütçe ayırmanız gerektiğini ifade ediyoruz, herkes eder.

Normal bu, anormalmiş gibi göstermeye çalışmayın!

Ya da siz kampanyanızı Halk TV aracılığıyla yönetmeye devam edin, olsun bitsin.