Akşener, Bahçeli’ye RAHMET OKUTUYOR!

MHP’de başlatılan değişim hareketinin öncüsüydü ülkücülerin Meral ablası…

Fakat bu değişim hareketini sonuca erdirmeye gücü yetmedi.

Yıllardır sağa sola yaptığı salvolarla renk kattığı partisinden kovularak ayrıldı!

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, kendisini koltuğundan etmeye çalışan Akşener ve beraberindeki isimleri,

Tek tek partiden ihraç etti.

Bahçeli o dönem bu hareketiyle oldukça antipati toplamıştı.

MHP’de iç demokrasi olup olmadığını topluma sorgulatmıştı…

Akşener ve beraberindekiler ise AKP iktidarını devirebilmek adına Daha güçlü bir MHP’nin varlığı için savaşmış kurtarıcı olarak onun adı öne çıkmıştı.

***

Hatırlarım, o dönem “Meral Akşener, bugün şurada canlı yayına çıkıyor” şeklindeki haberlerin, canlı yayından sonra dahi 10 binler tarafından okunduğunu…

Yani Akşener’in adının geçtiği her haber ilgi görür olmuştu.

Yakalanan bu hava karşısında Akşener, “Ben MHP’yi bırakamam” diye üstüne basa basa söylediği halde “asla kurmam” dediği partiyi kurmuştu.

Partisinin adına “İYİ” dedi…

Nasıl ki AKP, kendisine “Ak” diyorsa onlar da kendisini “İyi” olarak tabir etmişti.

***

CHP’nin ulusalcılıktan uzaklaştığını düşünen Atatürkçü seçmen ile,

Devlet Bahçeli’nin yönetim tarzından şikayeti olan Milliyetçi seçmen için artık bir alternatif vardı.

Daha önce hiçbir siyasi oluşumda yer almayan isimler dahi İyi Parti’yle siyasete başlamıştı.

Öte yandan değişim hareketi sürecinde kendisine yakın medya ile Devlet Bahçeli’ye güzellemeler yapan AKP,

İyi Parti’nin de kurulmasıyla birlikte MHP ile yol yürümeye başlamıştı.

***

Derken, İyi Parti’nin seçime sokulmaması gibi bir tehlike belirdi.

Bunu aşacak olan ise kitle partisi olarak bilinen CHP’ydi…

Dönemin genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 15 CHP’li vekili geçici olarak İyi Parti’ye gönderip grup kurmalarını sağladı ve seçime girmeye hak kazandılar.

Millet ittifakının temeli de böylece atılmış oldu.

***

Akşener ve ekibi, FETÖ’cü olmakla suçlanıyordu o dönem.

MHP’ye kumpas kurulduğu dillendiriliyordu.

Hatta Akşener’in kimi sözleri, 15 Temmuz darbe girişimine bağlanmaya çalışılıyordu.

Ancak bu suçlamalar ters tepti ve girilen ilk seçimde İYİ Parti TBMM’deki yerini aldı.

Bundan sonra yapacağı şey, oylarını giderek artırmak ve zamanı geldiğinde iktidara tek başına alternatif olabilmekti.

Öncelik ise mevcut iktidarın devrilmesiydi…

Bunun için CHP ile İYİ Parti, Millet ittifakını kurdu.

***

AKP ile MHP Cumhur ittifakıyla,

CHP ve İyi Parti ise Millet ittifakıyla kimi partileri de yanlarına alarak 2019 yerel seçimlerine girdi ve ilk zaferini bu seçimde elde etti.

Birlikten kuvvet doğmuştu.

İstanbul, Ankara gibi önemli iller başta olmak üzere pek çok il ve ilçe, AKP’nin kalesi olmaktan çıkmıştı.

İttifak sayesinde Kocaeli’de de 15 yıldır AKP yönetiminde olan İzmit CHP’ye geçmişti.

***

Daha sonra bu ittifak, 2023 genel seçimleri için de başka partilerin katılımıyla devam etti.

Pandemi patlak vermiş, üstüne derin bir ekonomik kriz yaşanmıştı.

Millet ittifakının eli giderek güçleniyordu.

İyi Parti, CHP ile olan ittifakı nedeniyle zaman zaman HDP’ye yakınlık kurmakla suçlanıp yıpratılsa da,

MHP ve AKP kanadından gelen “Bize katıl” çağrılarını elinin tersiyle ittiği için muhalif seçmenin gönlünü kazanıyordu.

Anketlerde oyları hızla artıyor, İyi Parti’nin bu oy artışı, Cumhur ittifakını azınlığa düşürebilecek duruma doğru ilerliyordu.

Hatta bir ara İyi Partililer öyle bir gaza gelmişti ki;

Neredeyse CHP’yi geçip, ana muhalefet partisi olacaklarını dahi söylüyorlardı.

Çünkü teşkilattaki heyecan olsun, Akşener’in sokakta yarattığı sinerji olsun, umut vaat ediyordu.

***

Fakat…

Bizim İzmitli hemşerimiz Akşener, ne yaptı ne etti, elinin tersiyle ittiği Cumhur ittifakına tekrardan seçim kazandırmayı başardı!

Bunu kasten, taammüden yaptı diyemem ama yaptı!

Uzun süredir birlikte yol yürüdüğü 6’lı masadan hışımla kalktı ve o masa bir daha kendini toparlayamadı.

Akşener masadan kalktığı yetmezmiş gibi, CHP’li belediye başkanlarını havaya sokmasıyla CHP’yi de birbirine kattı!

Seçime 2 ay gibi bir süre vardı ve Akşener, telafisi çok zor bir çıkışla tüm umutları yerle bir etmişti muhalif seçmende…

Güven kırmıştı…

Kılıçdaroğlu’nu kazanamayacak aday olarak göstermişti.

***

Bu hamlesinin hemen ardından ise İyi Parti’de istifalar başlamıştı.

Daha birkaç ay önce ana muhalefet partisinin yerine göz diken İyi Parti, hızla düşüşe geçmişti.

Ve yine İyi Parti’yi kurtaran Kılıçdaroğlu olmuştu.

Kılıçdaroğlu, Akşener’i ikna etmesi için Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ı göndermiş ve İyi Parti’nin masaya tekrar dahil olmasını sağlamıştı.

***

Akşener, masaya tekrar davet edilmeseydi, İyi Parti muhtemelen baraj altı kalacaktı.

Akşener, kerhen masaya dönmüş, kameralar önünde Kemal Kılıçdaroğlu’na “Sayın Cumhurbaşkanım” diye hitap eder olmuştu.

Fakat onun bu yanar döner halleri halka “Samimi” bir izlenim vermemişti.

Ve 14 Mayıs’ta parlamento, 28 Mayıs’ta ise Cumhurbaşkanlığı seçimleri, kaybedilmişti.

***

Açıkçası herkes Akşener’den bir özeleştiri bekledi.

Ama yapmadı…

Özeleştiri yapmadığı gibi suçlamayı seçti!

28 Mayıs’tan beri habire suçluyor.

Sürekli atar gider yapıyor!

Git gide Devlet Bahçeli’ye benzeyen Akşener;

Ona “Kendine gel” diyenlere birer birer yol veriyor.

***

Bu kadarla kalsa iyi…

İşin içine akçeli işler de giriyor.

Akşener’in, partisinin ağır toplarından Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayır’ın banka hesaplarını incelettiği söyleniyor.

Keza Ankara Milletvekili Adnan Beker’i adaylardan birer milyon almakla suçladığı…

Yetmiyor, genel merkezin telefonlarının dinlendiği iddia ediliyor.

***

Son bir ayda 4 tane Milletvekilini kaybetti fakat ona rağmen hala kendini haklı görüyor.

“Defolup gitsinler diyor!

Parti yangın yeri olduğu halde tabanın sesine kulak tıkayıp tek başına seçime girme ısrarını sürdürüyor.

Durmadan aday ilan ediyor.

Yanına kimi götürürlerse o ilin veya ilçenin adayı budur diyor.

Teşkilatın sesini hiçe sayıyor!

İyi Parti’de üst düzeyden en alt kademeye kadar istifalar hızla devam ediyor.

Akşener, ittifaksız kazanamayacaklarını,

Aksine AKP’nin kazanmasını sağlayacaklarını söyleyenlere kapıyı gösteriyor.

Kısacası tarih tekerrür ediyor.

***

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile seçim kazanamayacaklarını dile getirerek değişim hareketi başlatan ve partiden kovulan Akşener,

Şimdi kendi koltuğuna göz dikilmediği halde, sadece partisini, muhalif seçmeni düşünenleri kapı dışarı ediyor.

Yani bu anlamda Devlet Bahçeli’ye rahmet okutuyor.

***

İstifa edenlere akçeli suçlamalar yönelten Akşener,

Toplum nezdinde de partisinde de o eski karşılığı artık görmüyor!

Ne yapmak istediğini ne amaçladığını kestirmek güç…

“AKP’ye çalışıyor” iddialarına inanmıyorum. Ancak yaptığı hamleler, partisini dağıtacak boyuta gelmeye başladı.

Ve bu tavır devam ederse;

Yerel seçimlerden sonra İyi Parti’nin dağılışını hep birlikte izleriz gibime geliyor.

***

Bir-iki cümle daha edeyim…

Meral Akşener en başından beri bana güven vermiyordu, bunu hep dile getirmiş biri olarak;

Öngörülerimin tutmuş olmasından memnun falan değilim!

Her şeyden önce bir kadın liderin başarılı olmasını isterdim ama olmadı…