İlk defa Hürriyet’e içim acıdı!
Hafta sonu CHP ilçe kongrelerine odaklandık. Özellikle İzmit ilçe kongresi ile Körfez’i çok merak ediyordum. İzmit’te CHP tarafından kazanılmış bir belediye...
Hafta sonu CHP ilçe kongrelerine odaklandık.
Özellikle İzmit ilçe kongresi ile Körfez’i çok merak ediyordum.
İzmit’te CHP tarafından kazanılmış bir belediye ve CHP örgütü ile kavgalı belediye başkanı var!
Haliyle nasıl bir sonuç çıkacağını merak ediyorduk.
Kongrede Gökhan Ercan ve Cengiz Çakar yarıştı.
Her iki adayı da CHP’nin önemli isimleri destekledi ve ipi göğüsleyen Gökhan Ercan oldu.
Peki, örgütle arası hayli bozuk olan İzmit Belediye Başkanı Fatma Hanım kimi destekledi?
Aslında hiç kimseyi desteklemedi.
Sadece mevcut adaylar içerisinde kendine ayak bağı olmayacak veya daha az hasar verecek isimlerden birini seçmek durumunda kaldı.
O isim de herkesin bildiği üzere Cengiz Çakar’ın ta kendisiydi.
***
Normal koşullarda Hürriyet’in temsil ettiği makama orantılı olarak bakarsak;
CHP İzmit ilçe başkanını belirleme noktasında hiç tartışmasız, hakimiyet belediye başkanında olmalıydı.
Ve ona kalsa o isim Cengiz Çakar olmaz, Dalistan Filiz falan olurdu.
Ama bu kadarının hayalcilik olduğunu bildiğinden dolayı ne yaptı?
Kendi adayını çıkarmaya cesaret edemediğinden daha ılımlı gördüğü Çakar için eyleme geçti.
***
Bu meyanda Hürriyet’in oy karşılığında İzmit ilçe delegelerine iş verdiği de konuşuldu.
O kısma edindiğim bilgiler doğrultusunda ben de katkıda bulunayım.
Evet, Hürriyet delegelere iş sözü verdi, bu doğru.
Ama bu rakam taş çatlasın 15 kişiyi geçmez.
Ve hepsine kongre kazanıldıktan sonra iş başı yaptırılacakmış.
Kongre kaybedildiğine göre o sözler tutulur mu, tutulmaz mı, orasını bilemem.
Ancak neresinden bakarsanız bakın, partililere yapılan bu muamele hoş değil!
***
İşte başından beri hep bunu söyledik.
Hürriyet bu ilişkileri zamanında kuracaktı, örgütü daima en öne koyacaktı.
Lazım olunca değil!
Gerekli gördüğünde kullanmak için değil!
Kongre almak için delegelere iş sözü vermek, rüşvet vermekle eş değerdir.
Fakat yine de bu sayede üç-beş partili belediyede ekmek kapısı bulduysa analarının ak sütü gibi helaldir.
Çünkü her ne kadar rüşvet gibi görülse de sonuç olarak onlar emeklerinin karşılığını aldılar.
*** Kongreden devam edelim…
Gökhan Ercan kazandı, Cengiz Çakar kaybetti.
Ve Çakar’ın kaybetmesinde maalesef Hürriyet’in desteği önemli rol oynadı.
O gün ilçe kongresine gelenler varsa, iyi takip ettiyseler bu dediğime katılacaktır.
Özellikle CHP’li kadınlar Gökhan Ercan’ın yanında kenetlenmişçesine durdular.
Gökhan kazansın diye kongre bitene kadar kulis yaptılar canla başla çalıştılar.
Rakip olarak karşıda sanki Cengiz Çakar değil de Fatma Kaplan Hürriyet varmış gibi bir motivasyon içerisindeydiler.
Bunu kendi gözlerimle gördüğüm için rahatça yazıyorum.
CHP’li kadınlar resmen sonucu öğrenince sevinç naraları attılar.
Hürriyet için söyledikleri sözleri buraya yazmıyorum bile!
Kadınlar ya, kadınlar!
Kadın başkanın yanında etten duvar örmesi gereken kadınlar, Hürriyet kaybetti diye havalara uçtular!
***
İnanır mısınız, acıdım!
Onun tek başına ortada kalmış, savunmasız biriymiş gibi olmasına, önüne gelenin laf söylemesine samimiyetle üzüldüm.
O salonda olsaydınız siz de öyle hissederdiniz.
Hayır, anlamıyorum; hepsine birden ne yapmış olabilir ki?
Sonra düşündüm…
Kendimden pay biçtim.
Yahu dedim…
Bundan 5 yıl önce Hürriyet aday olsun diye uğraşan sen; nerdesin?
Sen neredeysen diğerleri de o çizgiye gelmiş, nesini anlamıyorsun?
Evet, cevap belliydi.
Başkan Hürriyet, bir zamanlar benim de yakın arkadaşım olan Hürriyet ne yazık ki nefsinin, hırslarının kurbanı olmuştu.
Ve etrafında, sağında, solunda, önünde, arkasında ona “yanlış yapıyorsun” diyen,
Dediğinde ise dikkate alacağı bir tane arkadaşı, dostu, yoldaşı, akil büyüğü yok!
Olanlar da masadan birer birer eksilerek gittiler.
***
Bugüne kadar Hürriyet’e verilen kredi bu partide kimseye verilmedi.
Gençtir dendi, kadındır dendi, biraz agresif ama zamanla törpülenir dendi, olur mu canım tabiki örgütün ne olduğunu iyi bilir dendi, vefasızlık etmez sadece zamana ihtiyacı var dendi.
Kısacası CHP’liler Hürriyet ile ilgili hep bir umuda sarıldı ama olmadı.
Öyle böyle derken beş yıl akıp gidiverdi.
Önümüzde yine yerel seçim var.
Belediye başkanları için yerel seçim demek, örgütüyle, teşkilatıyla yüzleşmek demek!
Ektiğini biçmek demek!
***
Ne olacak peki?
Başkan Hürriyet İzmit’e mi yoksa Büyükşehre mi aday olacak?
Soruya bak çay demle!
İzmit’e aday olsa arkasında örgüt yok. Kimlerle çalışacak!
Hadi aday oldu, yanında İyi Parti yok!
Büyükşehre aday olsa, yine örgüt yok, yine İyi Parti yok.
Dolayısıyla kazanma umudu yok!
Kenara alınsa, hiçbir yere aday gösterilmese; CHP’nin bunu halka anlatma şansı yok!
Öyle ya; 15 yıl aradan sonra seçim kazanan belediye başkanını aday göstermemek için nasıl bir gerekçe sunulur?
Bu aynı zamanda CHP’nin belediyecilikte başarısızlığını kabul etmesi anlamına gelmez mi?
Kendiyle çelişmez mi?
Resmen pimi çekilmiş bir el bombasına döndü bu iş.
Orta yerde duruyor, ne zaman ve nerede patlayacağı belli değil.
***
Peki, hiç mi umut yok?
Var… olmaz mı?
Nedir, ne değildir, onu da Hürriyet şapkayı önüne koyup düşünsün ve kendisi bulsun.
Ona yol göstermek bizim haddimiz de değil, işimiz de değil!
Kaldı ki o her şeyi herkesten iyi bilir(!)
Ama bulmak için öyle dolambaçlı yollara girmesine de gerek yok!
Kongreymiş, delegeymiş, rüşvetmiş, oymuş, buymuş…
Geçiniz efendim bunları, geçiniz… Oralara girdiniz mi çıkamazsınız!
Konfüçyüs’ün dediği gibi…
“Hayat gerçekten basit ama biz onu karmaşık hale getirmekte ısrar ediyoruz”
Bence daha güzel anlatılamazdı…
-----------
Dip Not: dört adaylı CHP Körfez ilçe kongresini unutmadım…