Şimşek, koş, kurtar ekonomiyi!
Bu ülkenin en tepesindeki isim olan Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Ben ekonomistim” dediği gün aslında tüm sorumluluğu üzerine...
Bu ülkenin en tepesindeki isim olan Cumhurbaşkanı ve AKP Genel
Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Ben ekonomistim”
dediği gün aslında tüm sorumluluğu üzerine aldı…
Enflasyonun tavan yapmasının da kurun uçmasının da gıdadan beyaz
eşyaya, mobilyadan ev kiralarına, araba fiyatlarından teknolojik
ürünlere kadar zam gelen her şeyin sorumluluğunu “Ben
ekonomistim” diyerek aldı…
Tüm dünya politika faizini artırarak parasının değerini korumaya,
enflasyonu düşürmeye çalışırken Cumhurbaşkanı Erdoğan, benzer
tezleri savunanları görevden aldı, kendisiyle aynı görüşü savunan
Nebati ile yol yürüdü ve bugün gelinen nokta ortada…
Türk lirası günden güne değer kaybederken vatandaşın tenceresine et girmezken soğan bile bir ara 30 liraya kadar çıkmışken girilen bir seçim atlattı Erdoğan, neredeyse 21 yıllık iktidarından edecekti bu kriz onu ve partisini…
Medya gücü elindeydi, rakiplerinin vatandaşın milli duygularını incitebilecek konuşmalarını iyi işlediler, “Soğana vatan satılmaz” dediler ve tekrar iktidara geldiler…
Evet, vatandaşa rakiplerini vatan haini olarak göstermeyi başarıp, bu seçimi kazandılar…
Şimdi, her şeye rağmen kendi geçiminden vazgeçip Erdoğan ve partisini tekrar iktidara taşıyanlara, Erdoğan ve partisinin borcu büyük…
Bu ekonomi bir daha hasar almayacak şekilde düzeltilmek
zorunda…
Bunun için seçim dönemlerinde hasar almamak adına sonrası
düşünülmeden günü kurtaran hamleler değil, ekonomiyi kurtaran,
halkın sofrasını şenlendiren, istihdamı artırıcı, ucuz iş gücünü
düşürücü hamleler gerek…
21 yılda satılan, kapatılan fabrikaları yeniden yapmak, hatta daha fazlasını yapmak gerek…
Tarım ve hayvancılığı canlandıracak ne varsa çok acil uygulamak gerek…
Hadi, seçim sürecinde bahsettiğiniz doğalgaz ile petrolle zenginleştirin bu ülkenin insanını…
Seçim sürecinin gözdesi olan yerli otomobilimiz TOGG ile kaynak sağlayın ülke ekonomisine…
Emekli maaşını yaşlı aylığına dönüştürmekten, emeklileri sefalete itmekten vazgeçin…
Emeklilik yaşını 65 yaştan aşağılara çekin, insanlara emekli olma hayalini geri verin…
Emekli olduktan sonra insanların yaşayabileceği bir maaş almalarını sağlayın…
Ev kiralarının ev sahiplerinin canı sıkıldıkça artmasına müsaade etmeyin…
Ev ve araba fiyatlarını aşağılara çekin…
ÖTV’yi düşürün…
Kentleri depreme dayanıklı hale hızla getirmek için harekete geçin…
Kocaeli de dahil tüm yurtta evlerin dayanıklılık testlerini yapın…
Tüm bunlar ekonomist Erdoğan tarafından yapılamadı!
Tüm bunlar Nebati’nin Hazine’nin başına getirilmesiyle
yapılamadı!
Şimdi çare Mehmet Şimşek!
Yoğun ısrar üzerine bu ateşten gömleği giymeyi kabul etti
kendisi…
Seçim sürecinde geri çevirdiği bu teklifi, AKP tekrar iktidara
gelince kabullendi.
Şimşek, üzerine öyle bir umut yüklediler ki piyasalar bile “Koş gel Mehmet Şimşek, kurtar ekonomiyi” diyor resmen…
Borsa, onun adıyla hareketleniyor…
Nebati’yi gördükten sonra Mehmet Şimşek’e ben bile umut
bağladım…
Umarım, ekonominin başına talih kuşu konmuştur…
Umarım, kimse Mehmet Şimşek’in işine “Ben daha
ekonomistim” diye karışmaz, umarım Şimşek, giydiği ateşten
gömleğin bilincinde ülkemizdeki ekonomik enkazın kaldırılmasını bir
nebze sağlar…
Umarım piyasalara güven veren hamleleri, TL’nin değer kazandığı
günleri görürüz…
Umarım, karşımızda tekrar “Almanya’da benzin daha
pahalı” bahanelerine sığınan, koktuğu için tercih
edilmediğini iddia ettiği koyun etini ucuz sanan bir ekonomist
görmeyiz!
Umarım üç haneli rakamlara kadar çıkan enflasyonla boğuşan halkı, bir de Şimşek, yıldırım olup çarpmaz!
Umutlanmak istiyorum…
Şimşek'ten seçim yatırımı değil, ekonomik atılım bekliyorum...