Hesaba yatan aylığı görünce çok üzülmüşler

20 yılı aşkın süredir iktidarda olan bir parti var, muhalefet gibi vaatler veriyor ama icraat ortada! Enflasyonun ENAG’a göre 3, TÜİK’e göre 2 haneli hale...

20 yılı aşkın süredir iktidarda olan bir parti var, muhalefet gibi vaatler veriyor ama icraat ortada!

Enflasyonun ENAG’a göre 3, TÜİK’e göre 2 haneli hale geldiği Türkiye’de, enflasyonun bu denli artmasında sorumlu olan iktidar, halka enflasyonu tek haneye düşürme sözü veriyor…

Yıllardır iktidarda olan bir parti, aile sigortasından, gençlere ücretsiz 10 GB internetten, telefon ve bilgisayara vergi indirimi yapmaktan söz ediyor…

Yine yıllardır iktidarda olan AKP, her haneye giren paranın belli bir sınırın altına düşürülmeyeceğinden bahsediyor…

Muhalefette olsalar, iktidarın yapamadıklarını yapacaklarını vaat ediyorlar diyeceğim…

Muhalefette olsalar, verdikleri sözleri takdir edeceğim, lakin iktidardalar, bu yüzden çok abes bir durum bu!

Peki, ekonomiyle ilgili, geçim sıkıntısının aşılmasıyla ilgili vaatler veren bir iktidar, insanları enflasyona ezdirmeyeceğini dile getiren bir iktidar, nasıl olur da 7 bin 500 liranın yüzde 75’iyle, yüzde 50’siyle, yüzde 25’i ile yaşanabileceğini varsayar?

Dul ve yetim aylıklarından söz ediyorum…

Hiç çocuğu olmayan bir kadına, dul kaldığında eşinin hak ettiği emekli maaşının yüzde 75’i aylık olarak bağlanıyor. Çocukları olan bir dul kadına ise verilecek para, hak edilen emekli maaşının yüzde 50’si kadar…

Evli olmayan yetim kız çocuklarına da maaş bağlanıyor, onlara ödenen para ise emekli maaşının yüzde 25-50 arasında değişiyor.

Babasından emekli maaşı alan, evlenmemiş ve çalışamayan bir kadının, bin 875 ya da 3 bin 750 lira ile yaşama şansı var mı?

Eşi vefat etmiş ve eşinin emekli maaşının yüzde 50 ya da 75’ini emekli maaşı olarak alan, yani cebine en az 3 bin 750, en fazla 5 bin 625 lira giren yaşlı bir kadının geçinme şansı var mı?

Bu hesabı, en düşük emekli maaşı üzerinden yaptım…

Elbette ki vefat eden eş ya da babanın, emekli maaşı çok daha yüksekse bağlanacak dul ve yetim maaşı da ona göre değişiyor. Mesela 10 bin lira alan ve vefat eden bir şahsın eşine bu maaşın yüzde 75'i kalıyorsa bağlanacak olan aylık 7 bin 500 lira oluyor, yüzde 50’si kalıyorsa bağlanacak aylık 5 bin lira oluyor.

Yani bu ülkede en düşük aylık 7 bin 500 lira değil, bu ülkede hanesine 5 bin 625 lira, 3 bin 750 lira, hatta bin 875 lira giren insanlar bile var…

Tabii bu insanlara verilen bayram ikramiyeleri de benzer şekilde hesaplanmakta. Yani her emekli, bayramlarda 2 bin lira alamıyor. Dul ve yetimlerin bayram ikramiyeleri de bu yüzdelere göre hesaplanıyor.

Şimdi ekranlara, miting meydanlarına çıkıp, enflasyonu tek haneye düşüreceğini, çalışanı enflasyona ezdirmeyeceğini, hanelerin gelirini belli bir sınırın altına indirmeyeceğini dile getiren bir iktidarın, çalışma şansı olmayan yaşlı bir kadına, vefat eden eşinden dolayı bağladığı maaş hepsi bu!

Dul ve yetime bunu reva görenler, bu insanları sefalete itenler, bu halka bu vaatleri nasıl verebiliyor, nasıl kendilerine güvenilmesini bekliyor inanılır gibi değil!

Çıkarsın, “Bugüne kadar böyle olmuş ama benim halkıma bu reva değil, bunu benim vicdanım kaldırmıyor” dersin, iktidardayken bu işi düzeltirsin, ondan sonra daha iyisi için sözler verirsin lakin bunu yapmamışsın… Bu insanlara dibin dibini sunmuşsun. Bundan sonra daha iyisini sunacağını nasıl düşünecek bu insanlar?

Evet, bu konu gerçekten vicdan sızlatıyor…

Çocukları olanlar, çocukları tarafından sahip çıkılanlar yine şanslı…

Çocukları olmayanlar ne yapacak?

Çocukları tarafından sahip çıkılmayanlar ne yapacak?

Oturduğu ev kira olanlar ne yapacak?

İktidara talip olanların, seçimin ardından bu konuya çok acil el atması, hiçbir vatandaşımızı açlık sınırının altında bir maaşa mahkum bırakmaması gerekiyor…

***

Meselenin bir de şu boyutu var…

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir süre önce en düşük emekli maaşını 7 bin 500 liraya çektiğinde, dul ve yetim aylığı alan vatandaşlar da sevinmişti ancak bu vatandaşların, bir kısmı maaşlar hesaba yattığında hüsrana uğradı…

Zam bekliyorlardı, birçoğunun zamlı olarak aldığı tek şey, bayram ikramiyesi oldu.

Çünkü en düşük emekli maaşı dışında emeklilere zam yoktu. En düşük emekli maaşına zam yapılmıştı, doğal olarak en düşük emekli maaşı üzerinden bağlanan dul ve yetim aylıkları da artmıştı sadece. Diğerlerinin ise maaşları değişmemişti.

Pek çok yaşlı vatandaştan ve yakınından duydum bunu, maaşlarına zam geldiğini düşünmüşler, ne yazık ki maaşlar aynı gelince üzülmüşler…

Bu konuya da açıklık getirmek istedim…

Önümüz bayram, şekerin, çikolatanın fiyatı 400 lirayı bulmuş, baklava zaten ateş pahası…

Bir de torunlara bayram harçlığı vermek var tabii…

Alamayacak o çikolatayı, yaptıramayacak baklavayı, veremeyecek o harçlığı…

Hüzünlenecek bu bayramda da…

Gerçekten çok ama çok üzücü…

Mevcut iktidarın tüm bunları seçime kadar düzeltmesini ya da iktidara talip olanların, dul ve yetim aylığı alan vatandaşlara insan gibi yaşayabilecekleri şartları sunacağının sözünü vermesini ve iktidar olurlarsa bu sözlerini yerine getirmesini umut ediyorum.

Devlet millet için varsa devleti yönetenlerin milletine bunu reva görmemesi gerekir.

SON DAKİKA HABERLERİ

Yılmaz Karabıyık Diğer Yazıları