EYT’den sonra sıra staj mağdurlarına gelsin…

EYT (Emeklilikte Yaşa Takılanlar)’lilerin sorunu nihayet güzel haberle sonuçlandı. Büyük ihtimalle mart ayında ilk maaş hesaplarına yatacak. EYT’den sonra 1,5...

EYT (Emeklilikte Yaşa Takılanlar)’lilerin sorunu nihayet güzel haberle sonuçlandı.

Büyük ihtimalle mart ayında ilk maaş hesaplarına yatacak.

EYT’den sonra 1,5 milyon staj ve çıraklık sigortası mağduru da umutlandı.

Onlar da staj ve çıraklık süresinin emeklilikten sayılmasını istiyor.

Mağduriyetlerinin EYT’lilerden daha eski olduğunu söylüyor.

Konuyla ilgili geniş bilgi almak için Kocaeli Staj ve Çıraklık Sigortası Mağdurları Platformu’nun Başkanı Muhammet Alperen Oruç’la bir araya gelerek röportaj yaptım.

Yoğun ilgi gören bu röportajı internet sitemizden bulabilirsiniz.

Endüstri meslek liseleri ve çıraklık okullarında okuyup daha o yaşlarda sanayide ve çeşitli iş yerlerinde staj yaptıklarını, yaşıtları gezip eğlenirken kendilerinin bir meslek öğrenip hayatın sorumluluğunu 15-16 yaşlarında omuzlarında hissettiğini dile getiren Platform Başkanı Oruç, kendilerini eleştirenlere de cevap verdi.

Oruç, “Sen 15 yaşında gezeceksin, tozlayacaksın, bu adam sanayide çalışacak. Sonra diyeceksin ki sen ona 45 yaşında emekli mi oluyor? Evet 45 yaşında emekli olacağım. Çünkü ben çalıştım. Kusura bakma sen gezip tozarken, üniversitelerde dolanırken ben sanayide çalışıyordum. Tabii ki ben emekli olacağım. Müsaade et de ben de 45’inden sonra biraz çocukluğumda ezildiğimin rahatlığını yaşayayım. Sen zaten gençliğinde yaşadın…” şeklinde konuştu.

Röportajın altına onlarca yorum geldi. Bu yorumlardan birinde “Üniversite mezunları ile konunun ne alakası var, üniversite mezunları mı senin stajını saymıyor ya da öyle bir açıklama mı var?” denilmiş.

Oruç’un burada demek istediği üniversitelere gidenleri eleştirmek değil elbette.

Sadece bazılarının kendilerine bu yaşta emekli mi olunur muhabbeti yapmaları, kraldan çok kralcı olmalarına bir nevi cevaptı.

Konu tamamen nereden bakmak isterseniz oradan görürüsünüz meselesi…

Açıkçası şahsen bu insanların stajlarının sigorta başlangıcı sayılması gerektiğini düşünenlerdenim.

Oruç’un da dediği gibi 2 milyon 250 bin kişiyi emekli eden, 240 bin kişiyi mi emekli edemeyecek?

Zaten şu da bir gerçek; en düşük emekli maaşı 5 bin 500 lira…

Ortalama 6 bin-7 bin emekli maaşı alan bir insan zaten ömür boyu çalışmaya mahkûm.

Emekli bir milletvekili yani bizim vekilimiz, yani bizi temsil etsin diye görev verip Meclis’e yolladığımız insanlar birkaç yılda 52 bin lira emekli maaşı alırken hem halen vekil olup hem de emekli olanlar 125 bin lira maaş alacak…

Ne güzel dünya değil mi?

İstenildiğinde kaynak ne güzel de bulunuyor…

Maalesef seçim dönemleri biz vatandaşlar için fırsatmış gibi oluyor.

Bazı isteklerimiz seçim zamanı yerine getiriliyor.

Keşke seçim dönemecinde değil de normal zamanda da vatandaşın lehine bir şeyler yapılsa.

Dilerim EYT’den sonra sıra staj mağdurlarına da gelir.

Söyleşimiz keyifli geçti

Kentimizdeki etkin kulüplerden olan Satır Başı Kitap Kulübü, yeni yılın ilk söyleşi etkinliğini benimle düzenledi.

Satır Başı Kitap Kulübü Lideri Dilek Özen, bu haftanın basın haftası olması münasebetiyle aynı zamanda gazeteci bir kitap yazarı ile bir araya gelmek istediklerini söyleyerek nazik bir davette bulundu.

Böylece “45 yıl sonra” isimli öykü kitabının yazarı olarak kulübün 2023 yılındaki ilk konuğu oldum.

Söyleşi İzmit’te bulunan ve kitapseverlerin mutlaka görmesi gereken Kitap Pastası Cafe’de gerçekleşti.

Oldukça güzel ve samimi bir ortam vardı.

Değerli dostlarım Ayşe Tırka, kentimizin başarılı televizyon spikeri ve Nokta TV’nin programcısı Meltem Armağan, Kocaeli Gazetesi Spor Müdürü Hakan Yağcıoğlu da söyleşime katılarak renk kattı.

Dilek Hanım’a, dostlarıma ve söyleşimize katılan tüm konuklarımıza teşekkür ediyorum.

Söyleşi programında yıl içerisinde gazetecilerle ilgili 3 Mayıs Basın Özgürlüğü Günü, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü, 24 Temmuz Basın Bayramı olarak kutlandığını söyleyerek

özellikle 16 Ocak tarihine dikkat çektim.

Ve dedim ki; “Hem benim için hem de Kocaeli basını için 16 Ocak Basın Onur Günü çok önemlidir. Aslında 16 Ocak bu kentin tarihi için de çok önemlidir. Çünkü Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk, Cumhuriyetimizin kuruluş müjdesini 9 ay önce İzmit’te bulunan Kasr-ı Hümayun’da dönemin önemli gazetecileriyle bir araya gelerek bizim kentimizden vermiştir. Ve bu yıl Cumhuriyetimizin 100’üncü yılını kutlayacağız. Bu tarihi olay bizim onurumuzdur.”

Söyleşide ayrıca içinden şiirlerin aktığı öykü kitabım hakkında bilgi verdim, soruları cevaplandırdım.

Genç bir kadının sevgiyi buluşunun yolculuğu ve karşısına çıkan kişilerin ona kattığı tecrübelerle birlikte başka bir kadın oluşunu anlattığım kitabımla ilgili birisini gerçekten seviyorsanız emek harcamanız gerektiği mesajını verdiğimi anlattım.

Ayrıca kitapta bu ülkedeki kadınların sadece fiziksel değil psikolojik olarak da şiddete maruz kaldığına dikkat çektiğimi belirttim.

Kitabımı okuyanlar bilir. Kitabın bir özelliği de geçişlerde konuların başına o konuya uygun kendime ait dizelerim ve şiirlerime yer vermem.

Buradan yola çıkarak ikinci kitap hazırlığında olduğumu, bu kez şiirlerimin öykülerini yazamaya başladığımı söyledim.

Ayrıca yeni kitabımda yer alacak ve 5 öyküme ilham verecek 5 adet şiirimin bestesi de hazır.

İkinci kitabım bitip basıldığında ‘Uğur Ulusoy Şarkıları’yla birlikte yeni kitabımın lansmanını yine farklı bir şekilde yapacağım ve siz değerli okuyucularımla, dostlarımla, sanatseverlerle bir araya geleceğim.

Sağlıklı, huzurlu ve ‘Barış’ dolu günler dileği ile…

SON DAKİKA HABERLERİ

Uğur Ulusoy Diğer Yazıları