Hayatın Tüm Renkleri

Lisa Aisato, bizlere canımız sıkıldığında, daraldığımızda ya da azıcık yaşadığımız gerçeklikten çıkmak istediğimizde “iyi” gelecek bir kitap hazırlamış. Bu...

Lisa Aisato, bizlere canımız sıkıldığında, daraldığımızda ya da azıcık yaşadığımız gerçeklikten çıkmak istediğimizde “iyi” gelecek bir kitap hazırlamış. Bu sefer bize, yani biz büyüklere. Evet evet, yaşsız kitaplardan elimdeki ve bir yetişkin olarak elimin altında olmasından mutlu olduğum ve ara ara resimlerine bakmaktan keyif aldığım bir kitap. Epsilon Yayınevi ne iyi yapmış da bu kitabın basımını üstlenmiş. Türkçe’ye Ebru Erbulak’ın çevirdiği kitap bir hayata sığabilecek pek çok şeyi sanatla buluşturup önümüze koyuyor.

Farklı zamanlarda elime alıp sayfalarına gömüldüğüm ve her defasında bir sayfasında takılı kaldığım Hayatın Tüm Renkleri kitabında yazar ve aynı zamanda çizer Lisa Aisato bizlere sadece iyi duyguyu değil, olumsuz duyguyu da hatırlatıyor. Tek yanlı değil, aksine kapsayıcı bir şekilde hayata dair çok sayıda durum ve örnekle duruyor karşımızda. Çoğumuzun döndüğü virajlar, hayal kırıklıkları, sevinçler, heyecanlar, umutlu anlar, kederli duruşlar var yani kitapta. Siz bazen içindeyken debelenirsiniz ya, bir anda sizi o halden çıkarıp seyirci kılıyor yaşadığınıza ama sadece bu değil. Sanki bunu yaparken bir şeyleri onarmanızı da kolaylaştırıyor. Sanat iyi geliyor yani gerçekliğin karşısında. Mesela her sayfaya uzun uzun bakarken siz farkında bile olmadan garip bir tebessüm sarıyor yüzünüzü.

Daha güzeli nedir biliyor musunuz; bir başkasına da iyi geleceğini düşünerek attığınız adımın size de iyi gelmesi. Örneğin bu satırları yazmadan evvel bir arkadaşıma bu kitabı önerdim ve sonrasında kitabı yine elime aldım. İşte o iyilik haliyle yazıyorum şimdi. Zor ve yorucu bir günün sonunda hem böylesi güzel bir kitabı biriyle paylaşıyor olmak, hem de ondan gelen duygu ile şu an yazıyor olmak iki kez katkı sunuyor yaşananları kolaylaştırmaya. Elbette hiç kimsenin elinde sihirli değnek yok, nihayetinde bir resimli kitaptan bahsediyorum. Ama diyorum ki duyguları tanımlamak ve kabul etmek güzel şey, kıymetli şey, iyi gelen bir şey. İşte bunu yapmamı sağlıyor Hayatın Tüm Renkleri. Yatmadan evvel yine sayfaları arasında gezineceğim ve “bir nefeslik ömür işte” diyeceğim sanırım yine. Sadece duygularımı yazıyorum kitaba dair ama başka türlüsünü de düşünemedim. Ruhuma dokunuyor çünkü, iyi geliyor ve paylaşmak istediğim de sadece bu. Umarım okuyacaklara da benzer etkilerde bulunur.

SON DAKİKA HABERLERİ

Saadet Sevinç Doğan Diğer Yazıları