Bu iddialar doğru mu? Doğum yaptığı hastaneyle ilgili korkunç şeyler anlattı!
Kocaeli Şehir Hastanesinde doğum yaptığını söyleyen bir vatandaş, doğum öncesi, doğum sırası ve sonrasında yaşadığını öne sürdüğü korkunç olayları aktardı. Vatandaşın iddiaları, şok etti. İşte detaylar…
Kocaeli Üniversitesi Umuttepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi takipli kadın, doğum sancısı başlayınca ambulansla Kocaeli Şehir Hastanesine götürüldüğünü belirtip, doğum öncesi, doğum sırası ve sonrası ile ilgili korkunç iddialarda bulundu. Doğun öncesi sancıdan yerlerde süründüğünü, kendisini sezaryene almalarını istediğini ancak normal doğum için bekletildiğini, doğum sırasında plasentasının parçalandığını, acılar içindeyken dikiş atıldığını, akabinde kanaması olunca tekrar ameliyata alındığını, yoğun bakımda gözlerini açtığını öne sürdü. Vatandaş, bir rahatsızlığından dolayı kendisine deli muamelesi yapıldığını da iddialarına eklerken eşinin de hastanede tehdit edildiği iddiasında bulundu. Vatandaş, maddi durumu olmadığı için dava da açamadığını söyledi.
Bu iddialar araştırılmalı
Milyonlarca vatandaşın yaşadığı sıkıntılarda şikayetlerini iletip ilgili kurum ya da şikayete muhatap kurumdan çözüm istediği bir platform olan Şikayet Var adlı sitede, Deniz isimli vatandaşın 15 Ocak Çarşamba saat 03.36’da yayımlanan “Kocaeli Şehir Hastanesi'nde Yaşanan Travmatik Doğum Deneyimi” başlıklı yazısını noktası virgülüne dokunmadan sizlere aktarıyor, bu iddiaların gerçeklik payının olup olmadığının araştırılmasını bekliyoruz.
“Gözümü yoğun bakımda açtım”
İşte vatandaşın sitedeki paylaşımı: “14 Mart 2024'te gece suyum geldiği için KOÜ takipli olmama rağmen ambulans nedeniyle Kocaeli Şehir Hastanesi'ne getirildim. Zaten daha önce de problem yaşadığım için asla gitmek istemediğim bir yerdi. Ama sakin kalıp ön yargısız gittim. Sancım yeni başlamıştı ki hemen suni sancı verdiler. 12 saat sancıda yerlerde süründüm, kalkamadım. Bağırdım, beni sezaryene alın diye yalvardım. 'Bağırma, diğer hastaları korkutuyorsun' dendi. 8 cm açıklık var deyip doğum masasına aldılar. Eşit açılmamış vs. muhabbeti yaptılar, eliyle alttan müdahalede bulundular. Ikınmayla çok zorlu şekilde doğurdum. Plasenta parçalandı dediler. Zaten anında çektiler, beklemeden. Kese parçaları kaldı dediler. Rahim ağzına kadar yırtık oluştu dediler. Acı içinde dikişe alındım. Çıktım. Aynı gün kasılma ve kanama başladı. Yine ameliyata alındım. Tekrar çıktım, yine 3-4 saat sonra kanamayla acil yine ameliyata alındım. Rahmim alındı atoni nedeniyle. Yoğun bakımda açtım gözümü. Ölümlerden döndüm. Doğumum epikrizde problemsiz anlatılmış, ne plasenta parçalanması ne de kese parçalarından bahsedilmemiş. Zaten patoloji raporunda da benim haklı olduğum doğrulanıyor. Tüm hastane biliyor ama kimse konuşamıyor tabii ki. Hastaneden çıkışım yapılacağı gün bir gün daha kal dediler. Tam hazırlandım çıkacağım. Kalmak istemiyorum diye isyan ettim, hasta haklarına gideceğim dedim, güvenlik kolumdan tuttu sanki insan kaçakçıları, ağladım, kendimi atacağım yeter bağırdım. Bu sefer de İ** İ* Bey, OKB hastası olduğum için 'Sen ilaçlarını ne zamandır almıyorsun?' diye beni aşağıladı, deli muamelesi yapıldı. Psikolog getirildi ki psikolog da resmen benim için değil zorbalıkları desteklemek için gelmişti. Doğumumda 1 numaralı rol alan E** Bey abimi tehdit ve tahrik etti. Lohusalık psikolojisinin üzerine bedensel çektiğim acılar, psikolojik baskılar. Bir de epikriz yazıp çizen sayın kadın doğum ekibinin orada OKB hastalığımdan vurmaya çalışması. Ben bu hastane yüzünden çocuğumu adam akıllı emziremedim. Kimse yanımda olmadı. Sağlık çalışanına şiddet olaylarında sonuna kadar personeli destekleyen devlet, hastasına bu denli zorbalıklar yapılırken nerede? Sağlık Bakanlığı neden var? Bu hastane yüzünden hâlâ rahmim alınması sıkıntılarını çekiyorum ve o yaşadıklarımın psikolojisini hâlâ atlatamıyorum. Zaten bütçem yok, dava da açamadım, umarım kimsenin yanına kalmaz.”
Kaynak: Haber Merkezi