Eğitim-Sen Kadın Meclisi’nin açıklamasında gergin anlar yaşandı
Eğitim-Sen Kocaeli 2Nolu Şubesi Kadın Meclisi tarafından gerçekleştirilen basın açıklamasında alkollü olduğu öğrenilen bir şahsın kadınlara yönelik müdahale etmesine polisler engel oldu.
Eğitim-Sen Kocaeli 2Nolu Şubesi Kadın Meclisi tarafından bu akşam Gebze Kent Meydanı’nda basın açıklaması yapıldı. Basın açıklamasını Eğitim-Sen Kocaeli 2Nolu Şubesi Kadın Sekreteri Alev Çalımbay yaptı. Alev Çalımbay açıklamasına devam ederken alkollü olduğu öğrenilen bir şahsın kadınlara yönelik müdahale etmek istedi. İsmi öğrenilemeyen şahsa olay yerinde bulunan polisler hemen müdahale ederek olay yerinden uzaklaştırdı. Yaşanan olayın ardından basın açıklamasına devam eden Alev Çalımbay, “İktidarın kadınları ve toplumu cinsiyetçi, gerici politikalarına göre yeniden dizayn etme uygulamaları hız kesmeden sürüyor. ‘Enstitü Sosyal’ adında AKP Eskişehir Milletvekili Ayşen Gürcan’ın da yönetiminde olduğu, iktidara yakın bir vakıf tarafından ‘Etkili Öğretmenlik için Dış Görünüm ve Giyim Kodları’ adı altında sadece kadın eğitim emekçilerine ‘ders’ verilmesi planlanarak, katılmak isteyen kadın eğitim emekçilerinden bir form doldurmaları istenmiştir.
“İktidarın eril zihniyetinin bir tezahürüdür”
Eğitim sistemi siyasi iktidarın kendi ideolojik bakış açısına ve yaşam tarzına uygun nesiller yetiştirme hedefi doğrultusunda MEB, Diyanet İşleri Başkanlığı, dini vakıf ve cemaatler aracılığıyla örgütlenmeye çalışıldığı bir alana dönüştürülmüştür. Cinsiyetçi ve gerici kodlarla hazırlanan gizli ve resmi müfredat, karma eğitime yönelik artan müdahaleler, eğitim emekçilerine önlük dayatması, eğitim emekçilerine kıyafetleri gerekçe gösterilerek verilen cezalar, şimdi ise kılık kıyafet “dersi” verilmek istenmesi, eğitim sistemini dönüştürerek toplumu dizayn etme hedefinin devamı niteliğindedir. Bunun ilk adımı ise kendi gerici, cinsiyetçi, siyasal ideolojik hedefi doğrultusunda öğretmenleri itibarsızlaştırmak ‘biat eden kendi öğretmenini’ yaratma politikasıdır. Örneklerini daha önce de defalarca kez yaşadığımız kadın eğitim emekçilerini disiplin soruşturmaları ve cezalarla yıldırmayı ve bu şekilde baskı altına almayı amaçlayan cinsiyetçi kılık kıyafet dayatmaları ve uygulamaları iktidarın eril zihniyetinin bir tezahürüdür.
“Mobbing ve katliam anlamına gelmekte”
Siyasi iktidar kadınların nasıl yaşayacaklarına ne giyip ne giymeyeceklerine müdahale ederek ‘makbul kadın’ yaratma politikasını sürdürmektedir. Ülkemiz özelinde kapitalizm, aterki ve iktidarın gerici ideolojisinin birlikte işleyişi ile kadınların bedenine, kimliğine, emeğine yönelik saldırılar artmaktadır. Kadınların kaç çocuk doğuracağından, nasıl giyineceğine, sokakta özgürce dolaşmasından, çalışmasına, sosyal medya kullanımından, kahkahasına kadar her şey AKP’nin temsil ettiği ideoloji tarafından şekillendirilmeye çalışılmaktadır. İktidarın uzun süredir güvencesizlik, işsizlik, şiddet ve yoksulluk kıskacında kadınların yaşamını daha fazla denetim altına alma çabası, sosyal, siyasal, toplumsal ve ekonomik pek çok hakkı kullanılamaz hale getirmiştir. Biliyoruz ki siyasi iktidarın toplumu dizayn etme, toplumsal cinsiyet eşitsizliklerini derinleştirmeye dönük tüm bu politikaları, vakıf, cemaat ve tarikatlarla yaptığı protokoller kadınlar için daha fazla şiddet, taciz, mobbing ve katliam anlamına gelmektedir.
“Umudu büyütmeye devam etmekte”
Ancak bilinmelidir ki kadın eğitim emekçilerinin bedenlerine, haklarına, yaşamlarına yönelik tüm bu saldırılara karşı, ellerini kadınların bedenine, kıyafetine uzatanların cüretini kadınlar alaşağı edecektir. Kadın eğitim emekçilerinin nasıl giyinmeleri gerektiğine yönelik ‘eğitim’ vermek kimsenin haddi de işi de değildir! Milli Eğitim Bakanlığı eğitim politikalarını cinsiyetçi ve gerici kodlarla yeniden şekillendirmek yerine, kadın eğitim emekçilerinin okullarda karşılaştıkları mobbinge, cinsiyet ayrımcılığına, şiddete ve yaşadıkları hak kayıplarına çözüm üretmelidir Kadınların haklarına dönük saldırılara, kadın düşmanı politika ve uygulamalara, bizlere dayatılan ‘makbul kadın’ kalıplarına karşı biz kadınlar eril zihniyetin üzerimizde kurmak istediği sistematik tahakkümü kırmanın tek yolunun sürekli ve örgütlü kadın mücadelesini yükseltmekten geçmekte olduğunu biliyoruz. Ülkemizde ve dünyanın dört bir yanında kadınlar emekleri, bedenleri ve kimlikleri üzerindeki tahakkümü kırmak için yürüttükleri kararlı mücadele ile iktidarlara geri adım attırmayı başarmakta ve geleceğe dair umudu büyütmeye devam etmektedir.
“Mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz!”
Eğitim Senli kadınlar olarak emeğimize, bedenimize ve haklarımıza dönük her türlü saldırıya sokaklardan, meydanlardan, iş yerlerimizden mücadeleyi ve kadın örgütlülüğünü büyüterek cevap vermeye devam edeceğiz. Buradan bir kez daha ifade ediyoruz: Makbul Kadın tanımınıza da kalıplarınıza da sığmayacağız! Bedenlerimize, yaşamlarımıza, haklarımıza dönük saldırılara karşı mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz! Cinsiyetçi, tekçi, heteroseksist, gerici ve militarist politikalara karşı, kadın dayanışmasından aldığımız güçle haklarımızı ve hayatlarımızı savunmaya devam edeceğiz! Cinsiyetçi eğitim politikalarına ve uygulamalarına karşı cinsiyet eşitliği ve özgürlüğünün esas alındığı bir eğitim hakkı mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz! Eşit ve özgür olduğumuz, sömürünün baskının ortadan kaldırıldığı bir gelecek için mücadelemizi sürdürme kararlılığımızdan vazgeçmeyeceğiz. Eşit ve özgür bir yaşamı örgütlü mücadelemizle inşa edeceğiz” dedi.