Bebeklerinizi sakın gıdıklamayın! Soluğu hastanede alabilirsiniz! Bir cinayet silahı olduğunu biliyor muydunuz?
Ebeveynler, bebeklerinin/çocuklarının gülüşünden büyük keyif alır, peki bebeğiniz bundan keyif alıyor mu? Gülerek verdiği karşılık, onun da keyif aldığı anlamına mı geliyor, yoksa bu rahatsız olduğunun bir belirtisi mi? Gıdıklamanın hiç de masum bir eylem olmadığı, bebeklere geri dönüşü olmayacak zararlar verebileceği ortaya konuldu. Ayrıca, gıdıklamanın bir cinayet silahı olarak da kullanıldığı aktarıldı. İşte detaylar…
Belki de bu anlatacaklarımızı hayatınızda ilk defa duyacaksınız. Ebeveynler dikkat! “Gıdıklamak” hiç de masum bir eylem değil! Büyüklerimiz, “Çok gıdıklama bayılır” diye uyarırlar yeni çocuk sahibi ebeveynleri ancak bu pek dikkate alınmaz. Peki, gıdıklamak gerçekten bayıltır mı? Gıdıklama eylemi, bebekler, çocuklar için zararlı mı? Masum görünen ve çocukların gülmesinden sebep ebeveynlere sempatik bir eylem gibi gelen gıdıklama, soluğu hastanede almanıza sebep olabilir. Çünkü gıdıklamanın bayıltmaktan çok daha ağır sonuçları var.
OKUDUKTAN SONRA GIDIKLAMAYACAK VE
GIDIKLATMAYACAKSINIZ!
Gıdıklama üzerine farklı kaynaklardan derlediğimiz haberimizi
okuduktan sonra çocuklarınız, bebeklerinizi bir daha gıdıklama
yeltenemeyecek, hatta gıdıklamaya kalkan aile büyüklerinizi de
uyaracaksınız! O halde gelin gıdıklama eylemenden sizleri
alıkoyacak ve çocuklarınızı kimsenin gıdıklamasına izin vermemenizi
sağlayacak haberimize geçelim…
“KEYİF ALDIĞININ DEĞİL, SAVUNMAYA GEÇTİĞİNİZ
BELİRTİSİ”
Doktor Gonca Aslan’ın drgoncaaslan.com adlı sitesinde yayımladığı,
“Yeni Doğan Bebekler Neye Güler?” başlıklı yazıda, “yenidoğan
bebeklerde gıdıklama” konusuna şöyle değiniliyor: “Yenidoğan
bebekler neden güler sorusunun bir diğer cevabı da gıdıklanmadır.
Bebekler yaşamlarının ilk birkaç ayını geride bıraktığında
gıdıklandıkları için gülmeye başlayabilirler. Gıdıklanma sonucu
görülen güme ve kahkaha atma bebeğin keyif aldığının değil,
savunmaya geçtiğinin ve rahatsız olduğunun belirtisidir. Bu nedenle
bebekleri gıdıklayarak güldürmeye çalışmak doğru değildir.”
GEÇMİŞTE İŞKENCE İÇİN KULLANILDI
Evet Gonca Aslan, bebeklerin gıdıklama sonucu gülmesinin keyiften
değil, savunmaya geçtiğinden, rahatsız olduğundan kaynaklandığını
aktarıyor. Bebek güldükçe ebeveynler mutlu olur, bundan keyif alır
ancak bebeklerinin gıdıklamadan rahatsızlık duyduğunu öğrenmeleri
dahi, gıdıklama eyleminden vazgeçmeleri için yeterli bir sebep!
Lakin bu kadarla kalmıyor, gıdıklama eylemi, yalnızca bebeği
rahatsız etmiyor, hastanelik de edebiliyor. Hatta, bu eylemin
geçmişte işkence için kullanıldığı, ölümlere dahi sebep olduğu
aktarılıyor.
GIDIKLAMAKTAN HOŞLANIYORLAR
Bebeklerini, çocuklarını gıdıklamayan ebeveyn çok azdır. Yani bu
bilgilerden habersiz olan ya da bu yazılıp çizilenlere
inanmayanlar, bebeklerini gıdıklamaktan hoşlanıyor, çünkü
bebeklerinin gülüşü, onlara dünyaları veriyor. Ama hayatlarının
merkezi olan çocuklarını güldürmek için çok daha masum yöntemler
seçmeleri gerekiyor. Çünkü, gıdıklama eylemiyle ilgili aktarmaya
devam edeceklerimiz, bebeklerinizi bir daha asla gıdıklamamanız
gerektiğinin kanıtı.
BAKIN YÜZDE KAÇI GIDIKLANIYOR!
Mynet’te Azra’nın Günlüğü imzasıyla verilen “Çocuklarınızı
gıdıklamayın! Eğlendiğini düşünüyor olabilirsiniz ama travmaya
neden oluyor” başlığı ile hazırlanan yazı, gıdıklamanın bir cinayet
aletine nasıl dönüşebildiğini gösteren bilgiler içeriyor. Yazıda,
yapılan bir anket çalışmasına göre ebeveynlerin yüzde 32’sinin
bebeklerini gıdıklamaktan hoşlandığını, yüzde 32’sinin ise buna
tepkisiz yaklaştığı, yüzde 36’sının da bu hareketi yapmaktan
hoşlanmadığı ortaya konuyor. Yani yüzde 32 gıdıklamayı seviyor,
yüzde 32 de bebeğini başkalarının gıdıklamasına ses çıkarmıyor.
Yüzde 64’lük ciddi bir rakam var ortada.
CİNAYET SİLAHI VE İŞKENCE YÖNTEMİ: GIDIKLAMA
(KUSUGURİ-ZEME)
Evet, geldik Mynet’te Azra’nın Günlüğü tarafından kaleme alınan
yazıdaki gıdıklamanın işkence yöntemi ve cinayet silahı olarak
kullanılma faslına! Yazıda, bu konu şöyle aktarılıyor: “Çin'deki
Han Hanedanlığı döneminde, gıdıklama, iz bırakmadan soylulara
işkence yapmanın bir yoluydu. Hem işkenceyi yapan iz bırakmıyordu
hem de kişi kendine çabucak geliyordu. Antik çağda ise Japonlar
‘kusuguri-zeme’ adını verdikleri gıdıklama yöntemiyle insanları
öldürüyorlardı.”
“BİLİNÇ KAYBI, FİZYOLOJİK REAKSİYONLAR”
Yine yazıda Kentucky Üniversitesinden Dr. Vernon R. Wiehe'in bu
konudaki araştırmasına da yer verilmiş. Wiehe’in aktardıkları
yazıda şöyle anlatılıyor: “Çocuklukta kardeşleri tarafından
istismara uğrayan 150 yetişkin gıdıklamayı fiziksel istismar olarak
görüyor. Çalışmada; gıdıklamanın, mağdurda nefes alamaması
nedeniyle kusma ve bilinç kaybı gibi aşırı fizyolojik reaksiyonlara
neden olabileceği sonucuna varılıyor.”
“SOLUĞU HASTANEDE ALABİLİRSİNİZ”
Evet, geldik gıdıklamanın bebekler, çocuklar üzerindeki, onları
hastanelik edecek, onlarda telafisi olmayan travmalar
oluşturabilecek olumsuzluklarına. Akşam gazetesinden Mor Papatya
imzasıyla kaleme alınan “Çocukları gıdıklamayı sevenler dikkat!
Soluğu hastanede alabilirsiniz” başlıklı habere. Yazıda, çocukları
gıdıklamanın riskleri, ara başlıklar altında şöyle ele
alınıyor:
1. FİZİLSEL SORUNLAR
“Gıdıklanma çocukta cilt hastalığına, tahrişe neden olabilir. Özellikle astımlı çocuklarda solunum problemlerine de neden olabilir, çocuk gülmekten nefessiz kalabilir. Gıdıklanırken ani bir hareket bir yerine zarar verebilir. Eğer çocuk çok güçlü bir şekilde ya da boyun ya da kasık gibi hassas bölgelerden gıdıklanırsa, bu durum ağrıya, rahatsızlığa ve hatta travmaya neden olabilir.
2. GÜVEN SORUNLARI YARATABİLİR
Yetişkinler bebekleri gıdıklayarak eğlenmeyi planladığında, bunu çoğunlukla onların rızası olmadan, sınırlarını ve fiziksel özerkliklerini göz ardı ederek yaparlar. Bu, çocuğun kendisini rahatsız hissetmesine, ihlal edilmesine ve dokunma ve yakınlığın doğası konusunda kafasının karışmasına neden olabilir. Aynı zamanda yetişkinlere olan güvenlerini ve sınırları belirleme ve uygulama becerilerini de zayıflatabilir.
3. TRAVMATİK ANILARI TETİKLEYEBİLİR
Son olarak çocukları gıdıklamak, istismar veya saldırıya maruz kalan çocuklarda travmatik anıları tetikleyebilir. Bebek ayaklarını gıdıklamak, bazı çocuklar için son derece tetikleyici ve travmatik olabilen, rızası olmadan tutulmayı, dokunulmayı veya ihlal edilmeyi taklit edebilir. Bebeğin ayaklarını gıdıklamak iyi niyetle ve zarar verme amacı taşımadan yapılsa bile yine de duygusal sıkıntıya ve geçmişe dönüşlere neden olabilir.”
Bu yazıyı tamamladığınıza göre, hayanızın merkezine koyduğunuz, canınızdan bir parça olan, gülüşüne dünyaları vereceğiniz evlatlarınızı gıdıklamak dışında yöntemlerle güldürmenin yollarını arayabilirsiniz.
Kaynak: drgoncaaslan.com, Mynet/Azra'nın Günlüğü, Akşam Gazetesi/Mor Papatya