Hükümet 500 dolar sözünü tuttu mu? Asgari ücret kaç dolar oldu?

Temmuz ayında yapılacağı söylenen asgari ücret belli oldu. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Burak Akkol ve TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay ile görüştükten sonra, yeni asgari ücreti 11 bin 402 lira olarak açıkladı. 8 bin 500 lira olan asgari ücret, yüzde 34 zam ile 11 bin 400 liraya çıkmış oldu. Seçim sürecinde dönemin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, asgari ücretin 500 dolar civarına çıkarılacağını dile getirmişti. Seçimden sonra doların yükselişi, bu ihtimali zayıflatsa da mevcut iktidar, sözünü tuttu. Dolar, bugün 23 lira 64 kuruş. Bu ay cebe giren 8 bin 500 lira ile şu an 359 dolar alınıyor. Yeni asgari ücret cebe girdiğinde doların fiyatı değişmezse yani 1 dolar, 23,64 lira olarak kalırsa 11 bin 402 lira ile alınacak dolar miktarı 482. Yani asgari ücretlinin maaşına TL cinsinden 2 bin 900 lira, dolar cinsinden ise 123 dolar eklenmiş oldu. Doların fiyatında gerileme olursa alınabilecek dolar miktarı artacak, doların fiyatı artarsa alınabilecek dolar miktarı düşecek. Bunu ilerleyen süreç gösterecek.

6 AYDA 93 DOLAR BUHARLAŞTI
Ocak 2023’te asgari ücret 5 bin 500 liradan 8 bin 500 liraya çıkmış, o dönem yeni asgari ücretle alınan dolar miktarı 18,8 liradan 452’ye yükselmişti. Bugün mevcut asgari ücretle alınan dolar miktarı ise 359. Yani asgari ücretlinin cebinden 6 ayda buharlaşan dolar miktarı 93. Hükümet, 500 doları civarı asgari ücret sözünü, şimdilik tuttu, asgari ücreti 482 dolara çıkardı. Merkez Bankası’nın faiz artırımı kararı vermesinin beklendiği ülkemizde, bu hamle doları sabit mi tutacak, düşürecek mi, yoksa bu hamleye rağmen dolardaki tırmanış yavaş da olsa sürecek mi bilinmiyor. Temmuz ayında asgari ücretlinin cebine giren para ile 482 dolar da alınabilir, bu rakam aşağılara da inebilir, yukarıya da çıkabilir. Bunu, kurun yönü belirleyecek. Lakin şu bir gerçek ki asgari ücrete gelen zam, işçi maaliyetlerindeki artış gerekçe edilerek tükettiğimiz tüm ürünlere ve faydalandığımız hizmetlere de yansıyacak. Bunun en minimum seviyede tutulması için iktidarın, işverenlere işçi maaliyetini en az şekilde yansıtacak adımları atması ve fiyatları sabit tutabilmesi önemli.