Lise öğrencileri Gebze ilçe Milli Eğitim önünde oturma eylemi yaptı
Gebze Yücel Boru Fen Lisesi öğrencileri Gebze İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önünde basın açıklaması yaparak, “Eğitimin geleceğine, öğretmenin emeğine, okulların hafızasına hep birlikte sahip çıkacağız” şeklinde görüş belirttiler
Gebze İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önünde bugün bir araya gelen Gebze Yücel Boru Fen Lisesi öğrencileri adına yapılan basın açıklamasında, “Okullar sadece ders anlatılan yerler değildir. Karakterimizin şekillendiği, hayallerimizin filizlendiği, geleceğe ilk adımlarımızı attığımız, hayatla tanıştığımız yerlerdir. Duvarlarının arasında yalnızca bilgi değil; emek, sabır ve insanlık da vardır. Bugün o emeğe sahip çıkmak, bizler için yalnızca bir tepki değil, aynı zamanda bir vefa borcudur. Son günlerde, ülkemizin köklü liselerinde görev yapan deneyimli ve başarılı öğretmenlerimizin, hiçbir somut gerekçe gösterilmeden; liyakate dayanmayan, keyfi idari kararlarla görevlerinden alındığına tanıklık ediyoruz. Bu uygulamalar yalnızca öğretmenlerimizin itibarını zedelemekle kalmıyor, aynı zamanda eğitim hayatımıza doğrudan zarar veriyor.
“Okul sadece binasından ibaret değildir”
Milli Eğitim Bakanı Sayın Yusuf Tekin’in yaptığı açıklamada, bu tepkilerin yalnızca 20 civarında okulda yaşandığı ve mezunlar tarafından organize edildiği ifade edilmiştir. Evet, biz mezunlarız. Ama unutulmamalıdır ki bir okul sadece binasından ibaret değildir. Bir okul; öğretmeniyle, öğrencisiyle ve mezunlarıyla bir bütündür. Biz bu öğretmenlerle büyüdük.
Biz bu eğitim anlayışıyla şekillendik. Ve biliyoruz ki bugün susmak, geçmişimize ve geleceğimize sırt çevirmektir. Bugün burada toplanmamız ne bir siyasi organizasyonun ürünü ne de dışarıdan yönlendirilen bir hareketin sonucudur. Bizim buradaki varlığımız, yalnızca öğretmenlerimizin emeğine sahip çıkmak ve liyakat ilkesinin savunmak içindir. Sayın Bakan’ın açıklamasında bu olayların ‘öğretmenlerimiz ve öğrencilerimizle ilgisi olmadığı’, ‘bazı STK görünümlü yapılar’ tarafından organize edildiği ifade edilmiştir.
“Bir eğitimcinin emeği ne olacak?”
Bu söylemi talihsiz buluyor, halkın meşru tepkisini itibarsızlaştırmaya yönelik bir çaba olarak görüyor ve açıkça reddediyoruz. Bizler sadece öğrenciler, öğretmenler ve mezunlar olarak değil; aynı zamanda eğitim sistemine, kamu vicdanına ve hukuka inanan yurttaşlar olarak bu gelişmeleri kaygı ile takip ediyoruz. Ve şimdi buradan yüksek sesle soruyoruz: Bir okulda 40 yıl görev yapmış bir öğretmenin hakkı yok mu? Öğrencisinin başarısıyla onur duyan, okulu evi bilen bir eğitimcinin emeği ne olacak? Bir okulda yıllarca öğrenci yetiştirmiş, topluma değer kazandırmış bir öğretmeni bir gecede görevden almak hangi hakka, hangi vicdana, hangi kamu yararına sığar? Evet, öğretmenlerin ülkenin her köşesinde görev yapma hakkı vardır. Ancak bu hak, başka öğretmenlerin emeğini ve yıllarını yok sayarak, liyakat gözetmeden yapılan atamaları meşrulaştıramaz.
“Eğitim sistemimizin temel taşı olmalı”
Öğretmenin yeri sınıftır, öğrencisinin yanıdır. Ve biz öğrenciler, mezunlar, veliler ve yurttaşlar olarak onların yanındayız. Eğitim kurumlarımız; siyasi müdahalelerden, ideolojik dayatmalardan ve keyfi tasarruflardan uzak, özgür ve demokratik alanlar olmalıdır. Liyakat, süreklilik ve hakkaniyet ilkesi, eğitim sistemimizin temel taşı olmalıdır. Bu nedenle: Öğretmenlerimizin yanındayız. Okullarımıza, geleneğimize ve eğitim hayatımıza sahip çıkıyoruz. Bu haksız işlemlerden bir an önce vazgeçilmesini talep ediyoruz. Eğitimde liyakat, adalet ve toplumsal huzur istiyoruz. Bu mücadele, yalnızca birkaç okulun değil, bu ülkede eğitim almış herkesin ortak sorumluluğudur. Eğitimin geleceğine, öğretmenin emeğine, okulların hafızasına hep birlikte sahip çıkacağız” denildi. Öğrenciler yaptıkları basın açıklamasının ardından Gebze İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün yanında oturma eylemi yaptılar.